Haciz uygulanan mahallin borçlu şirket tarafından resmi olarak tahliye edildiği, bu adreste tahliye kararı ve anahtar tesliminden sonra haciz işlemi uygulandığı anlaşıldığından, adresin ödeme emrinin tebliğ edildiği adres ile aynı adres olmasının artık karinenin borçlu lehine değerlendirilmesi için yeterli olmayacağı- Haciz yapılan mahalle ilişkin vergi levhası davacı üçüncü kişi adına olduğundan, davacı üçüncü kişi haciz yapılan mahallin kendileri tarafından kullanıldığına dair dosyaya TAPDK belgesi, işyeri açma ve çalışma ruhsatı, ATO faaliyet belgesi, ödeme kaydedici cihazlara ait levha ile mal sahibi kiraya verenle akdedilmiş kira sözleşmesini sunduğu anlaşıldığından, İİK. 97/a'daki öngörülen mülkiyet karinesinin üçüncü kişi yararına olduğunun kabulü gerektiği- Üçüncü kişi tarafından dava açılmış olmasının ispat yükünü ters çevirmeyeceği-

Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Ankara 9. İcra Hukuk Mahkemesinin 12.10.2017 tarihli ve 2017/... Esas, 2017/... Karar sayılı kararıyla davanın reddine karar verilmiş, Mahkeme hükmüne karşı davacı üçünc ...