Davacı dava dilekçesinde yaklaşık 15 dönümlük yerin tesciline karar verilmesini istediği, teknik bilirkişice belirlenen miktarın ise 17368,33 m2 olduğu ve bu miktarın "yaklaşık" kavramı içerisinde değerlendirilmesi gerektiği halde istekle bağlı olarak hüküm kurulmasının yerinde olmadığı, kaldı ki, bu biçimde kurulan, hükmün de infaza elverişli olmadığı, çünkü teknik bilirkişinin rapor ve krokisinin 17368,33 m2 ye göre düzenlendiği, 15.000 m2 için düzenlenen bir rapor ve krokinin olmadığı, bu nedenle hükme esas alınan rapor ve krokinin TMK. nun 713/7. fıkrasına uygun olduğundan söz edilemeyeceği, anılan fıkra uyarınca rapor ve krokinin kararın eki sayılacağı-

Davacı vekili, dava dilekçesinde mevkii ve sınırlarını açıkladığı yaklaşık 15 dönüm taşınmazın yapılan kadastro çalışmaları sırasında taşlık niteliğiyle tespit dışı bırakıldığını, 1980 yılından bu yana yirmi yılı aşkın bir süreden beri aralıksız çeki ...