İhtiyari arabuluculuk anlaşma tutanağı sonrasında tutanakta yer alan miktarın işveren tarafından işçiye banka kanalıyla ödenmiş olduğu, arabuluculuk tutanağında işçi ile telefonla yapılan görüşmeler neticesinde anlaşmaya varıldığına işaret edildiği, işçinin iradesinin fesada uğratıldığına dair herhangi bir somut delilin bulunmadığı, bunun yanında Türk Borçlar Kanunu'nun 420. maddesindeki ibraya ilişkin hükümlerin arabuluculuk anlaşma tutanağına ve bu müesseseye uygulanmasının mümkün olamayacağı, arabulucunun işçi ile arabuluculuk sürecinde telefonla görüşmüş olmasının ve telefon görüşmeleri neticesinde mutabakata varılmasının arabuluculuk tutanağının sıhhatini etkileyecek bir olgu olarak kabul edilemeyeceği, dava konusu edilen ancak ihtiyari arabuluculuk ile üzerinde anlaşılan taleplerle ilgili dava açılamayacağı-

Taraflar arasındaki alacak davasından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın reddine karar verilmiştir. Kararın davacı vekili tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun esastan reddine karar ...