Davacı çıkma payının ödenerek şirketten çıkarılması isteminde bulunmuş ise de, dava tarihinden önce davacının 18.11.2016 tarihli genel kurul kararı ile ortaklıktan çıkarılmış olduğu, bu kararın davacıya 16.12.2016 tarihinde tebliğ edildiği, süresi içerisinde bu kararın iptali için açılmış bir dava olduğunun da ileri sürülmediği anlaşılmakla, bu durumda davacının çıkma talebi ile ilgili dava açmakta hukuki yararı bulunmamasına rağmen yazılı şekilde şirketten çıkartılmasına karar verilmesinin doğru olmadığı, mahkemece benimsenen 09.04.2018 tarihli bilirkişi raporuna göre davacı alacağı 14.682,63 TL olarak tespit edildiği, rapor davacıya 16.04.2018 tarihinde tebliğ edilmesine karşın davacının itiraz süresi olan 2 haftalık süreyi aşarak 01.05.2018 tarihli dilekçe ile rapora itiraz ettiği, tespit edilen bu bedel davalı lehine usuli kazanılmış hak oluşturduğundan davacının bedel yönünden istinaf itirazlarının haklı görülmediği-

I. DAVA Davacı vekili dava dilekçesinde, müvekkilinin, davalı şirkette 1333 hisse karşılığı ortaklığı bulunuğunu, müvekkilinin, şirket işletmesinde fiilen ortaklarıyla ve sigortalı çalıştırdıkları elemanları ile birlikte şirkete hissesi oranında k ...