Tazminat davası sona ermeden önce ceza mahkemesinin kesinleşen kararı ile 28 yıl hapis cezasına mahkum olmakla yasal kısıtlılık altına girmiştir, Borçlar Kanununun 35 ve 397. maddeleri hükümlerine göre aksi sözleşmeden veya işin niteliğinden anlaşılmadıkça vekalet gerek vekilin gerekse müvekkilin ehliyetinin ortadan kalkması ile son bulur; böylece Avukatın ceza kararının kesinleşmesinden itibaren davalı yasal kısıtlıyı temsil yetkisi kalmadığından davalı yasal kısıtlıya Türk Medeni Kanunu'nun 407. maddesi uyarınca bir vasi tayin edilip edilmediği ve aynı kanunun 462. maddesi gereğince vasinin dava açmaya izinli kılınıp kılınmadığının araştırılmasının gerekeceği-

Davacı Teslime Ö. ve diğerleri vekili Avukat A.Suphi A. tarafından, davalı L. Gündüz aleyhine 23/03/2005 gününde verilen dilekçe ile maddi ve manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen ...