Davacı sigortalının, uyuşmazlık konusu dönemden önce başlayıp devam ede gelen Bağ-kurluluk statüsünün mevcut bulunduğu ve bu kişinin seyyar sebze satıcılığı ve daha sonra tahıl üreticiliğinden dolayı uyuşmazlık konusu dönem öncesi, bu dönem içinde ve daha sonra kendi adına kazanç sağladığı , bu kazançların SSK kapsamında sayılabilecek çalışma ve kazançlarının çok üzerinde bulunduğu, kişinin ekonomik yaşamında serbest kazançlarının kıyaslanmayacak derecede baskın olduğu, davacının baskın olan ve önceden beri başlayıp kesintisiz devam eden Bağ-Kur sigortalılığının açık varlığı karşısında, Bağ-Kur sigortalılığına geçerlilik tanınması gerekmekte olup, bu yönüyle ayrıca SSK çalışmasının gerçek olup olmadığının araştırmasına gerek bulunmayacağı- Mahkemece ilk hükümde yer almadığı halde direnme kararında SSK aleyhine masraf ve vekalet ücretine hükmedilmişse de SSK kurumunun dava açılmasına neden olmadığı gibi yargılama aşamasında niza da çıkarmadığı, davayı kabule de zorlanamayacağı nazara

Taraflar arasındaki “SSK sigortasının iptali”  davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Amasya Asliye 1. Hukuk (İş) Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 05.10.2001 gün ve  2001/141-278 sayılı kararın incelenmesi davalı SSK ve Bağ-kur vekill ...