Çek’e dayalı olarak yapılan takipte “icra kefili”nin taahhüdünün, kambiyo senedinden ayrı bir taahhüdü içermesi nedeniyle, İİK.’nun 38. maddesinde belirtilen ilam niteliğinde olduğu ve aynı kanunun 39. maddesinde belirtilen on yıllık zamanaşımı süresine bağlı olduğu-

Sair temyiz itirazları yerinde değil ise Borçlulardan A. ç icra kefili olduğundan, hakkındaki takip kambiyo senedinden ayrı bir taahhüdü içermektedir. Bu nedenle adı geçen borçlu hakkında çeke ilişkin kural uygulanamayacağından, İİK.’nun 39. madde ...