Aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça, tanıkların gerçeği söylemiş olduklarının kabulü gerektiği; akrabalık veya diğer bir yakınlık sebebinin başlı başına tanık beyanını değerden düşürücü bir sebep sayılamayacağı-
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü.
Aksine ciddi ve inandırıcı delil ve olaylar bulunmadıkça asıl olan tanıkların gerçeği söylemiş olmalarıd ...
Aynı doğrultuda