Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasında ve boşanmaya neden olan olaylarda davacı-karşı davalı erkek, kadına nazaran ağır kusurlu olup, bu kusurlu davranışların aynı zamanda kadının kişilik haklarına saldırı teşkil eder nitelikte olduğu, Türk Medeni Kanunu'nun 174/2. maddesi uyarınca kişilik hakları saldırıya uğrayan davalı-karşı davacı kadın yararına manevi tazminat verilmesi gerekeceği- Boşanmaya sebep olan olaylarda davalı-karşı davacı kadının daha ağır kusurlu olmadığı, herhangi bir geliri ve malvarlığının bulunmadığı, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği gerçekleştiğinden, davalı-karşı davacı kadın yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdiri gerekeceği- Velayet düzenlemesi yapılırken; gözönünde tutulması gereken temel ilkenin, çocuğun "üstün yararı" olduğu, çocuğun üstün yararını belirlerken: onun bedensel, zihinsel, ruhsal ahlaki ve toplumsal gelişiminin sağlanması amacının gözetilmesinin gerekli olduğu, ana ve babanın yararlarının, boşanmadaki kusurları, ahlaki değer yargıları, sosyal konumları gibi durumları, çocuğun üstün yararını etkilemediği ölçüde gözönünde tutulacağı-

Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm davacı-karşı davalı erkek tarafından velayet ve ziynet alacağı talebinin kabulü yönünden; davalı-karşı davacı kadın tarafın ...