Davalı-karşı davacı kadının kendi isteğiyle evden ayrıldığı, ziynetlerin kocada kaldığının ispatlanamadığı, protokolün hakim tarafından onaylanmamış olması nedeniyle hükme esas alınamayacağı ve onaylanmayan bu protokoldeki ifadelerin dava dışı ikrar niteliğinde bulunmadığı anlaşıldığından, davalı-karşı davacı kadının ziynetlere yönelik talebinin reddine karar verilmesi gerektiği-

Taraflar arasındaki "boşanma" ve "ziynet alacağı" davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davacı-karşı davalı koca tarafından; kusur belirlemesi, tazminatlar, tedbir nafakası ve ...