Borçlunun imzaya itirazının kabul edilmesi halinde İİK.nun 170/III maddesi gereğince “takibin durması” yerine “takibin iptaline” karar verilemeyeceği- Senet lehdarı alacaklı, senet keşidecisi borçlunun imzasının sıhhatini bilebilecek durumda olduğundan, bonodaki imzanın borçlunun eli ürünü olduğunu kontrol etmeden, yada imzanın huzurunda atılmasını sağlamadan bonoyu alan alacaklının, imzaya itirazı sabit olana karşı başlattığı takipte ağır kusurlu kabul edileceği ve bu nedenle, borçlu yararına tazminata hükmedilmesi ve alacaklının alacağın %10'u oranında para cezası ile sorumlu tutulması gerektiği-
1) Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
Tarafların yargılama dışında özel olarak temin ettikleri raporlara itibar edilemeyeceği yerleşik Yargıtay içtihatları ile kararlaştırıldığı için, alacaklı vekilinin sair temyiz itirazları ...