Borçlu vekilinin Mahkemeye verdiği dilekçede gecikmiş itiraz deyimini kullanmasının, HUMK' nun 76. maddesi uyarınca hukuki tavsifin hakime ait olması nedeniyle sonuca etkili olmayacağı, başvurunun bu hali ile 7201 sayılı yasanın 32.maddesine dayalı tebligat usulsüzlüğü şikayeti olduğu (Hukuk Genel Kurulu'nun 05.06.2001 tarih ve 1991/12-258 esas 1991/344 karar sayılı kararı), 7201 sayılı yasanın, 32. maddesi gereğince muhatabın usulsüz tebliği öğrendiği tarihten itibaren takibin şekline göre icra dairesine itiraz etmemiş olması, tebligatın usulsüzlüğünün tespiti halinde mal beyanında bulunma tarihi ve takip kesinleşmeden haciz konulamayacağı cihetle uygulanan hacizlerin kaldırılacağı sonucunu doğuracağından borçlunun şikayette hukuki yararının bulunması nedeniyle, mercii nezdinde yapılan tebligatın usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin incelenmesine engel teşkil etmeyeceği (Hukuk Genel Kurulu'nun 27.06.2001 tarih ve 2001/12-543 esas 2001/560 karar sayılı kararı)-

Taraflar arasındaki “şikayet” davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Kadıköy 3.İcra Hukuk Mahkemesince şikayetin kabulüne dair verilen 15.06.2005 gün ve 2004/1395-2005/849 sayılı kararın incelenmesi davalı (Alacaklı) vekili tarafından istenilme ...