Dosya arasında yer alan ............. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin ......... sayılı kök muris ... oğlu .....'in mirasçılık belgesi nazara alınarak dava konusu harici satış senetlerinde (miras payının devri senetlerinde) miras payını devredenler ile miras payını devralanlar ve kadastro tespit tutanağında adı geçen mirasçılar arasında bağlantı kurulması, daha sonra bu bağlantının mevcut mirasçılar açısından denetlenmesi gerekeceği, söz konusu mirasçılık belgesiyle bu bağlantı sağlanamaz ise, taraf teşkilinin sağlıklı bir şekilde denetlenebilmesi için mahkemece öncelikle kök muris .......’e ait güncel mirasçılık belgesinin ilgilisinden temini ile kök murisin mirasçıları arasında taraf teşkilinin sağlanması gerekeceği- Yargılama sırasında bir kısım davalılar miras payının devrine ilişkin sözleşmelerdeki imza, mühür ve parmak izlerinin murislerine ait olmadığını iddia ettiğinden bu iddianın tüm deliller toplanarak, gerekirse imza incelemesi yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği- Mülga 766 sayılı Tapulama Mahkemesi'nin 31. maddesinin 2. fıkrası ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 12/3. maddesine göre, “Bu tutanaklarda belirtilen haklara, sınırlandırma ve tespitlere ait tutanakların kesinleştiği tarihten itibaren on yıl geçtikten sonra, kadastrodan önceki hukuki sebeplere dayanarak itiraz olunamaz ve dava açılamaz” hükmü uyarınca kadastro öncesi nedene dayalı tapu iptal ve tescil davalarının kadastro tutanağının kesinleştiği tarihten sonraki 10 yıl içinde açılması zorunluluğunun olduğu, hükümde sözü edilen 10 yıllık hak düşürücü sürenin kamu düzenine ilişkin olduğu-

Davacılar vekili tarafından, davalılar aleyhine 28/08/1998 gününde verilen dilekçe ile tapu iptali ve tescil talebi üzerine Yargıtay 8. Hukuk Dairesinin 12/05/2008 tarihli, 2008/364 Esas - 2008/2628 Karar sayılı bozma ilamına uyularak yapılan duruşma ...