Tüm mirasçılar davada davacı ve davalı sıfatıyla yer almışlarsa da, iptali istenen dava konusu taşınmaz mirasçı sıfatını taşımayan davalı adına kayıtlı olduğundan, davacıların kendi miras payları oranında davayı açmaları davanın kabulü halinde kalan payın davada davalı sıfatıyla yer alan diğer mirasçı üzerinde bırakılması sonucunu doğurmayacağı, o halde, eldeki davanın mirasçılar arasında görülen bir dava olarak kabul edilmesine ve pay oranında istekle açılabileceği kuralının uygulanmasına yasal olanağın olmadığı, hal böyle olunca, tereke adına açılması gerekirken davacıların payına yönelik olarak açılan eldeki davanın görülebilirlik koşulunu taşımadığı gözetilerek kabul edilmesinin isabetsiz olduğu-

Taraflar arasında görülen tapu iptali ve tescil davası sonunda, yerel mahkemece davanın kabulüne ilişkin olarak verilen karar davalılar tarafından yasal süre içerisinde temyiz edilmiş olmakla dosya incelendi, Tetkik Hakimi M. Ataker'in raporu okundu, ...