Usule uygun olmayan şekilde eski bilirkişi heyetine iki yeni bilirkişi ekleyip bu kez yedi kişilik heyetten yeni bir rapor alınmış olup, beş kişilik heyette iken rapora muhalif olan iki bilirkişinin bu kez herhangi bir gerekçe göstermeden önceki bilirkişi heyetinin görüşünü tekrarlayan raporu imzaladıkları ve bu raporun karara dayanak yapıldığı anlaşıldığından, yedi kişilik bilirkişi heyetinin oluşturulma usulünün HMK 281. maddesinde belirlenen usule uymadığı-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Çeklerde vade olmayacağı kural ise de , uygulamada ticari yaşamda ileri bir tarihte keşide edilmiş gibi çek düzenlendiğinin, bu tip çeklerin yaygın olarak kullanıldığının görüldüğü, uygulamada ve öğretide bu gibi hallerde borcun ; vade, ibraz ya da takip tarihlerinden önce doğduğu iddiasının varlığı halinde, borcun gerçek doğum tarihinin tespitinin gerektiğinin kabul edildiği, somut olayda da vadeli çek verildiğinden ve davacı yan da borcun daha önce doğduğunu iddia ettiğinden kural olarak borcun gerçek doğum tarihinin araştırılmasının gerekmekeceği, bu yön dava şartı olup, temyiz edenin sıfatına bakılmaksızın incelenmesi gerekeceği-
Davanın, davacının noksan kalan maddi tazminatı istemine ilişkin olduğu, bu tür davalarda, karşılanmayan zararı tesbit için yeniden hesap raporu alınarak, son ücret ve son katsayı artışları da nazara alınarak, yapılacak hesap sonucunda belirlenecek miktara, davalı yararına oluşan usuli kazanılmış hakta gözetilerek, karar vermek gerekeceği-
Kıdem tazminatı için mevduata uygulanan en yüksek faizin yürütülmesi gerekirken, oran belirtilerek hüküm kurulmasının bozma nedeni olacağı-
İlk kararda davacı kadın yararına hükmedilen 10.000 TL manevî tazminat davacı kadın tarafından temyiz edilmeyerek, bu miktar yönünden davalı erkek lehine usulî kazanılmış hak oluştuğu, bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usulî kazanılmış hakka aykırı olacak şekilde davacı kadın yararına hükmedilen manevî tazminatın arttırılmasının doğru olmadığı- İlk kararda ortak çocuk için hükmedilen aylık 250,00 TL tedbir nafakası, 250,00 TL iştirak nafakası davacı kadın tarafından temyiz edilmeyerek, bu miktarlar yönünden davalı erkek lehine usulî kazanılmış hak oluştuğu, bu sebeple bozmaya uyularak yapılan yargılama sonucunda usulî kazanılmış hakka aykırı olacak şekilde ortak çocuk için hükmedilen tedbir ile iştirak nafakalarının arttırılmasının doğru olmadığı-
İstirdat davası bozma ilamına uyularak-
Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu'nun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir...
Uyuşmazlık ve Hukuki NitelendirmeTaraflar arasındaki uyuşmazlık, bozmanın mahiyeti ve kapsamına göre bozma ilâmının gereğinin yerine getirilip getirilmediği noktasında toplanmaktadır...

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.