Bölünemez büyüklükteki tarım arazilerinin mirasa konu olmaları ve üzerlerinde her ne sebeple gerçekleşmiş olursa olsun birlikte mülkiyetin mevcut olması durumunda bu arazilerin ifraz edilemeyeceği, payların 3. şahıslara satılamayacağı, devredilemeyeceği hükmü mevcutken, 5403 sayılı Kanunun 8. maddesinde 30.04.2014 tarihli ve 6537 sayılı Kanunun 4. maddesi ile yapılan ve 15.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren değişiklikle düzenleme yapıldığından artık asgari tarımsal arazi büyüklüklerinin altındaki arazilerde de payın üçüncü şahıslara satışı ve devrinin mümkün olduğu- Kanun değişikliğinden kaynaklı usuli kazanılmış hak oluşmayacağı-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarara dayalı maddi tazminat istemi-
4. HD. 29.05.2023 T. E: 2022/1237, K: 7098
Tazminat davası-
Dava, keşidecisi davacı, lehtarı davalı olan ve davalı tarafından kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takibe konu edilen çek nedeniyle borçlu olunmadığının tespiti istemine ilişkindir...İşlem tarihi itibariyle davalı şirkette “müdür” sıfatıyla görev yapmakta olup, davalı şirket adına, müşterilerle hesap mutabakatı imzalama ve tahsilat yapma gibi yetkiler kullandığı, dava dışı 3. kişiler tarafından davalı şirketi her türlü işleminde temsil etme yetkisine sahip bir kişi olarak bilinip tanındığı dikkate alınarak davalı şirketin yetkili ticaret temsilcisi olduğu ve kendisine yapılan ödemenin geçerli bir ödeme olduğu-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinden kaynaklanan eksik ve ayıplı iş bedellerinin tahsili istemlerine ilişkin davalarda 5 ve 10 yıllık zamaanşımı sürelerinin ögörüldüğü- Eksik ifada zamanaşımı süresinin 10 yıl olduğu gerekçesiyle zamanaşımı def'inin reddine karar verilmiş olup, ayıplı iş bedeli yönünden zamanaşımı def'i tartışılmamış, hangi işlerin ayıplı ya da eksik iş olduğu üzerinde durulmamış olup, iskân ruhsatının alındığı 09.08.2001 tarihinde teslim yapıldığı ve davanın 26.02.2010 tarihinde açıldığı da gözetilerek, zamanaşımı süresinin dolup dolmadığının belirlenmesi için, öncelikle, tazminat konusu yapılan kalemler tek tek değerlendirilerek, bunların ayıplı iş mi, yoksa eksik iş mi, ayıplı işlerin ise gizli ayıp mı yoksa açık ayıp mı olduğunun belirlenmesi, bilirkişiden görüş alınarak, oluşacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
3. HD. 17.11.2016 T. E: 20151, K: 12893-
Bir bölgede halin gereklerine, tarafların durumlarına göre herhangi bir hukuki işlemin devamlı olarak senede bağlanmamasının adet haline gelmesi ve bu hususun zaman içinde herkesçe uyulmak suretiyle kararlı bir nitelik kazanmış bulunması ve aynı zamanda kamuoyu tarafından da belirtilen teamüle inanılmış olması halinde tanık dinlenebileceği- Mahkemece; işin niteliği tarafların durumu ve ilişkileri gözetilerek, aralarındaki adi ortaklığın devamlı surette senede bağlanmaması hakkında istikrarlı ve toplumca inanılmış bir adet olup olmadığının, Ticaret ve Ziraat Odası, Belediye gibi kuruluşlardan sorulması ve ondan sonra oluşturulacak uzman bilirkişi kurulunun da görüşü alınarak rapor içeriğine göre tanık dinlenip dinlenemeyeceğinin belirlenmesi gerektiği-
Kira bedelinin tespiti istemi-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.