Manevi tazminat bölünemeyeceği, bir defada istenilmesi gerektiği- Davacının manevi zararına karşılık yapılan ödemeyi kabul ederek ibraname vermesi halinde, manevi tazminat talebinin reddi gerektiği-
Dava, icra takibine konu senet nedeniyle davacının borçlu olmadığının tespiti istemine ilişkindir...
Vasiyetnamenin tenfizi talebiyle açılan davada, bozma ilamı doğrultusunda inceleme ve araştırma yapılarak, hasıl olacak sonuca göre bir karar vermesi gerektiği- 
Haksız fiil sonucu çalışma gücü kaybının olduğu iddiası ve buna yönelik bir talebin bulunması halinde, zararın kapsamının belirlenmesi açısından maluliyetin varlığı ve oranının belirlenmesi gerektiğinden davacının kaza tarihi ve sonrasındaki tüm tedavi evrakları da eklenerek, davacıya ait dosyada mevcut raporlar da irdelenmek suretiyle , kaza tarihinde yürürlükte olan yönetmelik hükümlerine uygun şekilde, rapor alınıp, sonucuna göre,temyiz eden davalı lehine usuli kazanılmış haklar da gözetilmek suretiyle karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisinin bozmayı gerektirdiği- Tarafların avukat ile temsil edildiği hallerde, taraflar aleyhine hükmedilecek vekâlet ücreti, her iki taraf için de Avukatlık Asgarî Ücret Tarifesinde yer alan asliye mahkemelerinde görülen işler için hesaplanan vekâlet ücretinin beşte biri olduğundan davacı yararına hükmedilecek vekalet ücreti için hesaplanan vekalet ücretinin 1/5'i oranında maktu vekalet ücretinin altında kalmamak kaydıyla vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken tam nispi vekalet ücretine hükmedilmesi ve sigorta şirketi vekilinin bu yöne ilişkin itiraz başvurusunun reddine karar verilmesinin doğru görülmediği-
Dava, 4650 sayılı Kanun'la değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanunu’nun 30. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir...
Kazanılmış hakkın yeni bir hükümle ortadan kaldırılamayacağı, yoksulluk nafakasına hükmedilmesi gerekeceği-
Trafik kazası sonucu oluşan bedensel zarar nedeniyle maddi tazminat istemi-
Taraflar arasındaki alacak davası-
Kısmi davada alınan ve kesinleşen hükmün dayanağını teşkil eden bilirkişi raporunun kısmi dava tutarını aşan bölümünün açılan ek davada mahkemeyi bağlayacak nitelikte bir kesin delil mahiyetinde olduğu-
Mahkemece HMK’nın 281/3. maddesi hükmünce gerçeğin ortaya çıkması için davalı-karşı davacı defterine kayıtlı olmayan makbuzların ve bu makbuzların bilgilerinin liste haline belirlenmesi ile dosya kapsamında bulunan ... tarihli Yönetim Kurulu 2006 Yılı Faaliyet Raporu ve ...tarihli Genel Kurul Toplantı Tutanağı içeri de değerlendirilerek ödemeler konusunda mali müşavir bilirkişiden ek rapor alınması, rapor sunulduğunda isticvaba konu vakıaları açıkça gösterecek şekilde makbuzların listesi ile birlikte makbuz örnerkleri de eklenerek iflas idaresine HMK’nın 171/2. maddesi gereğince sonuçlarını hatırlatır isticvap davatiyesi gönderilmesi ve sonucuna göre hüküm kurulması gerekir.

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.