İhtiyati hacizde hangi mahkemenin görevli olduğu İİK’nun 258’inci maddesinde açıkça belirtilmediğinden HMK’nun göreve ilişkin hükümlerinin (m.1-4) uygulanacağı, basit yargılama usulüne tabi tüm dava ve işlerin sulh hukuk mahkemesi tarafından görüleceği ya da sulh hukuk mahkemesinin basit yargılama usulüne tabi dava ve işlerde genel görevli mahkeme olduğu şeklinde bir anlam çıkarılamayacağı-
Şikâyet olunanın icra takibinin kambiyo senetlerine özgü icra takibi olduğu, İİK.’ nun 168. maddesi uyarınca bu takip yolunda ödeme emrine karşı itiraz ve şikâyet süresinin 5 gün, ödeme süresinin 10 gün olduğu, bu takip şeklinde ödeme süresi geçmeden kesin haciz(İİK. m.78/1) konulamayacağından, henüz kesin haciz yetkisine sahip olmayan alacaklının ihtiyati haczinin 5 günlük itiraz ve şikâyet süresinin geçmesiyle kesinleşerek, sıra cetveli açısından kesin haciz hüküm ve sonuçlarını doğuracağı-
Alacaklının talebi ihtiyati, haciz için yatırılan teminatın iadesini talep edebilmek için takibin kesinleştiğine dair derkenar verilmesine ilişkin olduğu, söz konusu "kesinleştirme şerhi verilmesi" talebinin değerlendirilmesinin harca tabi olmadığı, mahkemece "takibin kesinleşip kesinleşmediğine dair değerlendirme yaparak ", alacaklının talebi hakkında karar verilmesi gerekeceği-
Takibe taraf olmayan kişilerin o takipteki usulsüzlükleri -kural olarak- şikayet konusu yapamayacakları, ancak bir takipteki usulsüzlüğün -örneğin; ödeme emrinin borçluya tebliğindeki usulsüzlüğün- düzenlenmiş olan sıra cetvelinde başka alacaklıları haklarını ihlal etmesi halinde, bu alacaklıların o dosyadaki usulsüzlüğü şikayet yolu ile icra mahkemesine bildirebilecekleri—
İhtiyati haciz niteliğinde olan tedbir kararı verilmesi durumunda davacıdan tam bir ispat beklenmesinin kanunun amacına ters düşeceği, ayrıca ihtiyati haciz için teminat alınıp alınmamasının ve miktarı hususunun mahkemenin takdirinde olacağı-
"İpotek belgesinde yer alan kefaletle ilgili kaydın geçerli olmadığı" ileri sürülerek, ihtiyati haciz kararına itiraz edilemeyeceği–
İİK.nın 281/2 maddesi uyarınca iptale tabi tasarruflar hakkında ihtiyati haciz kararı verilebileceğinden, dava dilekçesinde her ne kadar ihtiyati tedbir talep edilmiş ise de hukuki nitelendirme hakime ait olduğundan talebin, ihtiyati haciz talebi olarak nitelendirilmesi gerekeceği-
''Dava konusu 3 adet çekteki keşideci imzalarının davacı eli ürünü olmadığının anlaşıldığı'' gerekçesiyle ''davanın kabulüne'' karar verileceği-
Mahkemece, şikâyet olunanın alacaklı olduğu takip dosyasında Tebligat Kanunu’nun 35. maddesine göre borçluya yapılan tebliğ işleminin usulüne uygun olduğundan sıra cetvelinin doğru olarak düzenlendiği gerekçesiyle, şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.