Borçlu vekilinin 24.07.2014 tarihli talebinin kabulü ile icra müdürlüğü tarafından hacizlerin kaldırılmasından sonra, alacaklının talebi üzerine yapılan haciz işlemleri artık yeni bir haciz olup, ihtiyati hacizlerin infazının durdurulması yönündeki tedbir kararının devam ettiği süre içerisinde borçlu hakkında haciz işlemi yapılamayacağından, şikayete konu icra müdürlüğü kararları ve bu karara dayalı olarak yapılan haciz işlemlerinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Takip dayanağı ilam, bozulmuş olup yeniden yapılan yargılama sonucu iş mahkemesinin görevli olduğu gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş ve bu karar kesinleşmiş ise de; İİK. mad. 40/2 uyarınca, borçlunun ‘‘hiç veya o kadar borcu olmadığı’’ henüz kati bir ilamla kesinleşmemiş olduğundan, icra takibi İİK mad. 40/1’e göre olduğu yerde duracağından hacizlerin kaldırılmasına karar verilemeyeceği-
İpotek tesisinden sonra, davacı (borçlu) kooperatifçe yapılan ödemelerin ipotek borcuna karşı yapıldığı açıklanmadığı için, davalı şirketin yapılan ödemeyi muaccel hale gelmiş dilediği alacağına mahsup etme hakkının olduğu, yüklenicinin inşaattan doğan alacağı için kanuni ipotek hakkının da mevcut olduğu, bu durumda, davacı tarafça kaldırılması istenen ipoteğin, inşaat masrafları olarak borçlanılmış bulunan 555.400.000. TL. için tesis edilmiş olduğunun kabulü ile davalı yüklenici tarafından davacı kooperatif aleyhine açılan istihkak alacağı davasının sonucunun beklenilmesi ve yüklenicinin bir alacağı olduğu saptandığı takdirde ipoteğin o miktar kadar geçerli olduğu gözetilmek suretiyle gerekli karar verilmesi gerektiği-
Alacaklının, ihtiyati haciz kararından sonra icra takibine başlamış olsa bile, ihtiyati haciz kararına itirazı inceleme görevinin, ihtiyati haciz kararını vermiş olan mahkemeye ait olduğu–
‘5 ay vadeli ve faizsiz olarak’ kurulmuş olan ipoteklerde, ipotek akit tablosunda belirtilen ‘5 aylık vade’ sözcüklerinin faiz ödemeden geçecek zamanı ifade etmekte olduğu, bu dönemin geçmesinden sonra talep tarihine kadar anapara ve eklentilerinin ödenmesi halinde ipoteğin kaldırılması gerekeceği–
Mahkemece, davacının satın aldığı konut üzerindeki ipoteği bilerek devraldığı, ipotek akit tablosunda dava dışı U. Gürpınar’ın tüm borçlarının ipotek kapsamında olduğunun belirtildiği, bu nedenlerle konut kredisi borcunun bitmesiyle ipoteğin fek edilemeyeceği, dava dışı U. Gürpınar’ın kredi kartı ve kefalet borçlarının mevcudiyetinin ihtilafsız olduğu belirtilerek davanın reddine karar verilmesinin gerekeceği-
Alınan bilirkişi raporunun hüküm kurmaya elverişli bulunmayarak yeni bir rapor alınıp rapordaki çelişkiler giderilerek karar verileceği yerde tekrar önceki rapora dönülmek suretiyle karar verilmesinin usule ve yasaya aykırı olacağı-
Haciz yolu ile başlatılan ilamsız takipte borçlu adına kayıtlı bulunan taşınmazın ihale sonucu satılması ve ihalenin kesinleşmesi neticesinde borçluya tahliye emri gönderildiği, borçlunun eşinin tahliyesi istenen evde yaşadığı ve söz konusu taşınmazın aile konutu olduğundan bahisle tahliye emrinin iptalini isteyemeyeceği-
İpoteğin fekki davası-
Davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerekirken esastan reddine karar verilmesi ve bunun sonucu olarak davacı aleyhine fazla vekalet ücretine hükmedilmemesi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.