Gemi adamının fazla çalışmalarının aylık maktu ücrete dahil olduğunun iş sözleşmesinde belirlenmesi halinde, haftalık yetmiş iki saati ya da günlük on dört saaati aşan çalışmaların aylık maktu ücrete dahil olmadığının kabul edilmesi gerektiği-
Alacak davası-
Trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile maddi tazminat istemi-
22. HD. 05.03.2019 T. E: 2018/15086, K: 4969-
Davada zamanaşımı durma süreleri belirlendikten sonra; davaya ve ıslaha karşı ileri sürülen zamanaşımı def'ileri dikkate alınarak ve talep edilen dönemle sınırlı olacak ve zamanaşımının durduğu süreler de hesaplamaya dâhil edilecek şekilde bilirkişiden denetime elverişli ek rapor alınarak yeniden hesaplanması gerektiği- Kısa çalışma primi yönünden toplu iş sözleşmelerinde ayrı bir ödeme günü belirlenmiş olmadığından bu alacak kalemine dava ve ıslah tarihinden itibaren faiz yürütülmesi gerektiği-
İşe iade davasında, işverence alınan ve uygulanan işletmesel kararın tutarlı uygulanıp uygulanmadığı (tutarlılık denetimi), işverenin fesihte keyfi davranıp davranmadığı (keyfilik denetimi) ve işletmesel karar sonucu feshin kaçınılmaz olup olmadığı(ölçülülük denetimi feshin son çare olması ilkesi) açıklığa kavuşturulmalı, fesihten önceki ve sonraki 6 aylık dönemde yeni işçi alınıp alınmadığı, davacının çalıştığı süre ve eğitim durumu dikkate alınarak, fesihten sonra alınan işçilerin vasıflarının neler olduğu, davacı ile aynı vasıfta olup olmadıkları, davacının çalışabileceği pozisyonların fesih tarihi ve öncesinde boş olup olmadığı, bu kapsamda davacının değerlendirilebileceği başka bir bölüm veya iş olup olmadığı hususlarının araştırılıp karar verilmesi gerektiği-
Uyuşmazlık ve Hukuki NitelendirmeUyuşmazlık, 696 sayılı KHK kapsamında sürekli işçi kadrosuna geçirilen davacı işçinin, kadroya geçişte düzenlenen belirsiz süreli iş sözleşmesi hükümlerine göre ücretinin tespiti, hüküm altına alınan alacakların hesap yöntemi, faiz başlangıç tarihleri ve ikramiye alacağına uygulanacak faiz türü hususundadır...
Çalışma yaşamında daha az vergi ya da sigorta pirimi ödenmesi amacıyla zaman zaman, iş sözleşmesi veya ücret bordrolarında gösterilen ücretlerin gerçeği yansıtmadığı- İşçinin kıdemi, meslek unvanı, fiilen yaptığı iş, işyerinin özellikleri ve emsal işçilere ödenen ücretler gibi hususlar dikkate alındığında imzalı bordrolarda yer alan ücretin gerçeği yansıtmadığı şüphesi ortaya çıktığında, bu konuda tanık beyanlarının gözetilmesi ve işçinin meslekte geçirdiği süre, işyerinde çalıştığı tarihler, meslek unvanı ve fiilen yaptığı iş bildirilerek sendikalarla, ilgili işçi ve işveren kuruluşlarından emsal ücretin ne olabileceği araştırılarak sonuca gidilmesi gerektiği- İşçiye ödenen aylık ücretin miktarı konusunda uyuşmazlıkta, davacı işçi, "aylık ücretinin net 1.400,00 TL olduğunu", davalı işveren "ücretin 930,00 TL olduğunu" davacı tanıkları iddiayı, davalı tanıkları da savunmayı ileri sürmüş olup, yapılan emsal ücret araştırmasında davacının "1.020,86 TL net ücret alabileceği" belirtilmiş olduğunda göre, dosyadaki bilgi ve belgeler ile emsal ücret dikkate alındığında, davacının ücretinin "aylık net 1.020,86 TL" olarak belirlenmesinin dosya kapsamına uygun düşeceği- Fazla çalışma, hafta tatili ve ulusal bayram genel tatil alacakları tanık beyanlarına göre hesapladığından takdiri indirime gidilmesi yerinde ise de, ½ oranında yapılan indirimin hakkın özünü ortadan kaldıracak nitelikte olduğu-
22. HD. 19.02.2019 T. E: 2017/20315, K: 3657-
İşin, asıl işverenin işyerinde yapılmış olmasının muvazaa iddiasının kabulünün delili olamayacağı, zira taşeronların aldıkları işleri asıl işverene ait işyerinde yapıyor olmaları halinde, bu yerlerin alt işverenler yönünden de işyeri anlamını taşıyacağı, bu gibi durumlarda fiziki olarak tek olan yerlerin hukuki bakımdan hem asıl işverenin, hem de alt işverenin işyeri sayılacağı, alt işveren (taşeron) işçilerinin asıl işverenin taraf olduğu toplu iş sözleşmesinden, asıl işverenle aralarında hizmet akdi bulunmadığı için yararlanmasının mümkün olmadığının Yargıtay’ca kabul edildiği, esasen anılan sözleşmeden taşeron işçileri yararlanabilecekleri kabul edilseydi dava konumuzda olduğu gibi muvazaa iddiasında bulunulmasına gerek kalmayacağı, ayrıca davacının yararlanmak istediği asıl işveren davalının taraf olduğu TİS’nin tarafı yetkili işçi sendikasının belirlenmesi safhasında taşeron işçileri ve bu arada davacı çalışan işçi sayısının içerisine alınmayacağı, açıklanan bu nedenlerle; davalı
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.