Taraflar arasındaki itirazın iptali davasında; taraflar arasındaki ‘Hazır Beton Satış Protokolü’ başlıklı sözleşmenin süresiz olduğu, usulüne uygun fesih de bulunmadığından, dava konusu dönemi de kapsadığı yolundaki yerel mahkeme kararı yerinde ise de; borçlu davalı 3.kişi durumundaki idarede bulunan hak ediş alacağını davacıya temlik etmiş olup, davacı, idarede istihkak alacağı bulunduğu müddetçe, önceki borçluya yani davalıya B.K. nun 191. maddesini ileri sürerek istekte bulunamayacağı, böyle bir dönüş davalının idarede hak ediş alacağının bulunmamasına bağlı olup, dosyaya göre davalının idarede istihkak alacağının olmadığı yönünde bir sonuca varılamayacağına göre, yerel mahkemenin bu yön üzerinde durup tartışmadan “davanın kabulüne” karar vermesinin bozmayı gerektireceği-
Tazmin edilen teminat mektubu için temerrüt tazmin tarihinden başladığından, bu tarihten itibaren faize hükmedilmesi ve alacağa uygulanacak temerrüt faizinin alacağın tahsili sürecinde değişen faiz oranının da uygulanmasına olanak sağlayacak şekilde hesaplama yapılması gerekeceği-
Taraflar arasındaki kayıt kabul davası-
Temlik alınan alacak, temlik eden banka tarafından kullandırılan krediden kaynaklanmakta olup, temlik alan, temlik verenin tüm hak ve borçlarına sahip olup onun yerine geçtiğinden, TTK. mad. 4. uyarınca bankacılık işlemlerinden kaynaklanan uyuşmazlıkların mutlak ticari davalardan olması nedeniyle ticaret mahkemesinin görevli olduğu-
Süresinde ibraz edilmeyen çekten kaynaklanan alacağın tahsiline yönelik icra takibine itirazın iptali istemi-
Taşınmaz satış vaadi sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil, ikinci kademedeki istem tazminata-
Kredi kartına ilişkin icra takibinden dolayı icra dairesine yapılan ödemenin istirdadı istemi-
Takip dayanağı çek, süresi içerisinde bankaya ibraz edilmediğinden kambiyo senedi vasfını taşımadığı gibi, takip yapan alacaklının da takip yapmakta yetkili hamil olmaması nedeniyle, icra mahkemesince, itiraz eden borçlu yönünden takibin iptaline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisinin isabetsiz olduğu-
Temyiz isteminin yasal süre geçtikten sonra yapılmış olması veya temyiz edilmesi mümkün olmayan bir kararın temyiz edilmiş bulunması halleri dışında yerel mahkemenin temyiz istemini reddetmek gibi bir yetkisi olmadığı- Mahkemece, sıra cetvelinde üçüncü kişinin korunmaya değer hakkı bulunmadığı yönünde verilen hükmün, adı geçenin hukukunu etkilediğinden, üçüncü kişinin temyiz isteminin incelenmesi gerekeceği- İcra müdürlüğü’nce üçüncü kişinin alacak iddiasının araştırılmasından sonra sıra cetveli yapılmasına ilişkin verilen kararın alacaklı tarafından şikayet konusu yapıldığı anlaşılmakta olup, icra müdürlüğünce, şikayet tarihi itibarı ile yapılmış bir sıra cetveli bulunmadığından ve sıra cetveli yapılmasından sonra, ilgililerin sıra cetveline itiraz ve şikayetlerini bildirmeleri mümkün olduğundan, henüz sıra cetveli yapılmadan, sıra cetveline itiraz aşamasında ileri sürülmesi ve incelenmesi gereken hususlara dayanarak ve icra takip dosya alacaklısının üçüncü kişinin geçerli bir alacağının bulunmadığından bahisle sıra cetvelinde yer almaması gerektiğine yönelik başvurusunun bu aşamada dinlenemeyeceği-
Ciro’da tarih bulunmaması halinde, «vadeden önce» yapılmış sayılacağı ve lehtara yapılan ödemelerin (kişisel def’ilerin) takip yapan iyiniyetli hamile ileri sürülemeyeceği—
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.