Ödeme emrinin iptali istemi-
İcra mahkemesince (tetkik merciince) -6183 sayılı yasa uyarınca kamu alacağından dolayı haczedilen mallar hakkında açılan istihkak davasına bakılarak, «görevsizlik kararı» yerine davanın esası hakkında karar verilmiş ve bu karar temyiz edilmeksizin kesinleşmiş ise, daha sonra icra mahkemesince (tetkik merciince) «tavzih talebi hakkında verilen kararın temyiz üzerine, önce verilen karar Yargıtayca -«görevin, kamu düzeniyle ilgili olduğu» gerekçesiyle- bozulabilir mi?–
İflasın ertelenmesi kararı üzerine borçlu aleyhine 6183 Sayılı Kanuna göre yapılan takipler de dahil olmak üzere hiçbir takip yapılamayacağı ve evvelce başlamış takiplerin de duracağı-
6183 s. AATUHK mad. 66 gereğince açılmış istihkak istemine ilişkin davada, davacı vekili, "davalı idare tarafından, ticari işletme rehnine konu menkullerin haczedildiğini" belirterek "istihkak" iddiasında bulunmuş, ve aynı Yasanın 21/2 maddesi gereğince "rehin haklarının saklı tutulmasına,rehin kapsamındaki malların davalı idare tarafından satışı halinde mad. 74/2 dikkate alınarak satış bedelinden öncelikle rehin alacağının ödenmesine, satış bedelinin rehinli alacaklarının ve takip giderlerini geçmemesi halinde satışın tehir edilmesine karar verilmesini" talep etmiş olup, mahkemece, keşfin davacıya ait adreste yapılmaması da gözönüne alınarak, davacı vekilinin dilekçeleri doğrultusunda HMK. mad. 288, 290 ve 291/3'deki yasal düzenleme gereğince, "haciz adresinde faaliyette bulunan dava dışı şirketlere belirlenecek keşif gün ve saatinin bildirilmesi", mahcuzların bulunduğu adreste keşif yapılması dava konusu mahcuzların ticari işletme rehni kapsamında olup olmadığının belirlenmesi ve sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Sıra cetveline itiraz davasında haciz tarihleri ve Amme Alacaklarının Tahsili Usulü Hakkında Kanunun 21/1. maddesi gözönünde bulundurularak, satış bedelinin Vergi Dairesi ile davalı arasında garameten paylaştırılmasının gerekeceği-
6183 sayılı Yasa'ya dayalı tasarrufun iptali davasında davalının yargılama sırasında öldüğü ve mirasçılarının mirası red ettiği, tereke dosyasından mirasın iflas yolu ile tasfiyesine karar verildiği kararın kesinleştiği ve tasfiye memurlarının tayin edildiği anlaşıldığından, davanın terekeye atanan tasfiye memuru huzuruyla görülmesi gerektiğinden taraf teşkili sağlanarak karar verilmesi gerektiği- Kamu borçlusu dava dışı şirketin ortakları olan davalılar aleyhine yapılan takibin kesinleştiği anlaşılmış olup dava koşullarının yargılama sırasında tamamlanması halinde, artık ön koşul yokluğundan reddinin mümkün olmadığı, işin esasına girilerek 6183 s. K. mad. 24 vd. koşullarının somut olayda oluşup oluşmadığı araştırılarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken, davalılar hakkındaki takibin kesinleşmediğinden bahisle reddine karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olduğu-
Ödeme emrinin iptali istemi-
Takip ve şikayet tarihi itibariyle takibe dayanak ilamın kesinleşme tarihine kadar dosya borcunun tam olarak ödenmemesi halinde kesinleşme tarihinden sonra kamu alacakları için öngörülen en yüksek faizin istenebileceği- İcra emrinin, kararın kesinleşmesinden sonra AY mad. 46 uyarınca faizin istenebileceği şeklinde düzeltilmesine karar verilmesi gerektiğinden kararın kesinleşmesinden itibaren en yüksek mevduat faizi istenemeyeceği-
İflâs masasına dahil olan araçların Motorlu Taşıtlar Vergisi ile gecikme! zamları hesap edilerek rehinli alacaklardan önce gelecek şekilde rüçhanlı olarak sıra cetveline kayıt edilmeleri eşyanın aynından kaynaklanmayan trafik para cezalarının ise diğer kamu alacakları gibi 3. sırada yazılması gerekeceği-
Tedbir kararı üzerine takiplerin durmasının “takibin bulunduğu aşamada kalması anlamında olup mahkemece tedbir kararından önce icra veznesine girmiş paralar hariç tüm hacizlerin kaldırılmasına karar verilemeyeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.