Davalı borçlu ve 3.kişinin kardeş olduğu, böylece 6183 sayılı kanunun 30 uncu maddesi gereğince, davalı A.K.' nİn davalı borçlunun mali durumunu ve alacaklıları ızrar kastını bilebilecek kişilerden olduğu ve aksinin de ispatlanamadığı anlaşılmakla; "davanın kabulüne" ilişkin kararda bir isabetsizlik bulunmadığı-
Her alacaklı mensup olduğu derece adına satış talebinde bulunabileceğinden (İİK. 107), ayni dereceye dahil alacaklılardan birinin satış istemesi halinde, haczin o derece için düşmeyip geçerliliğini devam ettireceği ve diğer alacaklıların ayrıca satış istemesine gerek kalmayacağı—
6183 sayılı Kanunun 99. maddesi gereğince Vergi Dairesince yapılan taşınmaz ihalesinin feshine ilişkin taleplerin icra mahkemelerince inceleneceği-
Sıra cetvelinde alacağı birinci sıraya yazılmış olan alacaklının, sıra cetvelinin iptali davası sonucunda verilen kararı temyizde hukuki yararının bulunmadığı—
6183 sayılı yasanın 26. maddesine göre tasarrufun iptali davalarının tasarruf tarihinden itibaren 5 yıllık süre içinde açılması gerektiği, ayrıca söz konusu süre hak düşürücü süre olup resen nazara alınması gerektiği- Davalı 3. kişi ile borçlu davalının aynı işyerinde çalışmış olmaları, komşuluk ilişkilerinin bulunduğu ve ivazlar arasında bir mislini aşan fahiş fark olduğu anlaşıldığından aralarında yapılan tasarrufun iptali gerektiği-
Yürürlükten kalkmış olan 1580 sayılı Belediye Kanununun 19/7 maddesi gereğince niteliği gereği haczi kabil olmayan belediyelerin vergi ve harçları, umuma ait akar olmayan açık ve kapalı mahalleri vb.nin belediyelerin 6183 sayılı Kanun hükümlerine göre tahsili gereken borçlarından dolayı haczedilebileceği–
Vergi Usul Kanunu’nun 10. maddesi uyarınca yöneticinin mal varlığına haciz konulabilmesi için yönetici aleyhine 6183 sayılı Kanunun 54 vd maddelerine göre icra takibi başlatılmış olması gerekeceği-
Mahkemece, satış bedelinden borçlunun şikayete konu devlet hakkı, özel idare payı ve Hazine payı borçlarının mahsubu suretiyle düzenlenen sıra cetvelinin iptaline karar verilmesinin gerekeceği-
Şikâyetçi vekili, müvekkilinin alacağının kamu alacağı olup, paylaşıma konu paranın sıra cetvelinde 1. ve 2. sıradaki alacaklılara ödenmesinin doğru olmadığını ve müvekkiline ödeme yapılması gerektiğini ileri sürdüğüne göre, 1.ve 2. sıra alacaklılarına dava dilekçesi ve duruşma gününü bildirir meşruhatlı davetiye tebliğ edilmeden ve dolayısıyla taraf teşkili sağlanmadan işin esasına girilerek karar verilmesinin hükmün bu nedenle bozulmasına sebep olacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.