09/11/2009 başlangıç tarihli işyerine ait kira sözleşmesinde artış hesabı yapılırken (yani; 2009/K. ayından itibaren ödenmesi gerekecek olan aylık kira miktarı belirlenirken), 2009/K. ayının ÜFE oranları dikkate alınarak hesaplama yapılması gerekirken 2009/Ekim ayında açıklanan oranlara göre hesaplama yapılmasının doğru olmadığı-
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayet-
İdari para cezasının tahsili istemiyle başlatılan icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada, davacı Spor Genel Müdürlüğü kamu kurumu niteliğinde olup, özel yasada belirlenen usulde icra takibi yapılarak alacağın tahsili yoluna başvurulması gerekirken, genel takip usulü olan haciz yoluyla ilamsız icra takibi başlatılmış olmasının doğru olmadığı-
Takibe konu işçi alacağının tahakkuk tarihinin 2015 yılı Ağustos- Ekim ayları olduğu, iflasın ertelenmesi davası devam ederken 19.10.2015 tarihinde tedbir kararı verildiği, ancak alacağın İİK'nun 206. maddesinin birinci sırasındaki alacaklardan olduğu ve dolayısıyla tedbir kararında atıf yapılan İİK'nun 179/b maddesi hükmü gereğince tedbir kararının istisnası kapsamında kaldığı, işçi alacaklarının tahsili için icra takibi yapılıp bu takibe devam edileceği, bu takipte satış işlemlerinin de yapılabileceği-
Şirket üst düzey yöneticilerinin, SSK.’na karşı, işveren (şirket) ile birlikte -prim borçlarından dolayı- müştereken ve müteselsilen sorumlu olduğu–
Dava konusu uyuşmazlığın sayacın doğru tüketim kaydetmemesi nedeniyle doğduğu dosyadaki belgelerle sabit olduğuna göre, davalı idarenin, kendisine düşen edimi ifada ihmal gösterip göstermediği ve dolayısıyla, 818 sayılı BK’nun 98/2. maddesi delaletiyle sözleşme ilişkilerine de uygulanması gereken BK’nun 44. maddesi (6098 sk. 114/2. maddesi delaletiyle 52. maddesi ) uyarınca müterafik kusurlu olup olmadığı hususunu da saptanması gerekeceği- Takip ve dava konusu alacağın varlığı ve miktarı yargılama sonucu toplanan deliller ile saptanacak olmakla, alacak likit kabul edilemeyeceğinden davacı lehine icra inkar tazminatına hükmedilmesinin isabetsiz olduğu-
İhale 6183 sayılı Kanun hükümleri kapsamında yapılan ihalenin feshi talebinin reddi halinde şikayetçi borçlunun ihale bedelinin %10'u oranında para cezası ile cezalandırılamayacağı-
Değişik tarihlerde uygulanan ihtiyati hacizler arasında önce kesin hacze dönüşen ihtiyati haczin «ilk haciz» olarak kabul edileceği ve diğer ihtiyati hacizlerin bu hacze -İİK. 268’deki koşullar çerçevesinde- katılabileceği - İhtiyaten haczedilen bir mal, daha sonra bir başka alacaklı tarafından ihtiyaten haczedilir ve ikinci alacaklının haczi diğer (birinci) alacaklınınkinden önce kesin hacze dönüşürse, bu alacaklının ilk hacze -aynı derecede- katılacağı (yani, paylaştırmanın garameten yapılacağı) aksi taktirde -ilk alacaklının ihtiyati haczinin daha önce kesin hacze dönüşmesi halinde ikinci- alacaklının ilk hacze katılamayacağı (ikinci sırada yer alacağı)–
506 s. K. mad. 80/12 uyarınca, sigorta primlerini haklı bir neden olmaksızın yasal süresi içinde ödemeyen özel hukuk tüzel kişilerinin üst düzey yönetici ve yetkililerin Kurum'a karşı işverenleri ile birlikte müştereken ve müteselsilen sorumlu olacakları- 6183 s. K. mad. 58/1 uyarınca, kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği veya zamanaşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içinde alacaklı tahsil dairesine ait itiraz işlerine bakan vergi itiraz komisyonu (İş Mahkemesi) nezdinde itirazda bulunabileceği- 6183 s. Kanunda, İcra ve İflas Kanununun 72. maddesine koşut bir hükme yer verilmemiş bulunması karşısında, Yasada öngörülen 7 günlük itiraz süresini geçiren kamu alacağı borçlusunun, aynı konuda yeni bir menfi tespit, istirdat davası açamayacağı- Mahkemece, işverenin sigorta primlerini borcun ait olduğu ayı takip eden ayın sonuna kadar ödeyebileceği belirtildiğinden, zamanaşımına ilişkin kanun ve kanunun uygulanması gereken dönem gözönünde bulundurularak, davacıların sorumluluk dönemleri belirlendikten sonra sonucuna göre bir karar verilmesi ve davalı Kurum lehine 1136 s. Av. K. mad. 168 gereğince maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
İki kamu kurumu arasındaki iştirak durumu incelendiğinde SGK’nın haciz tarihi 09.04.2008 olup, şikayetçi vergi dairesinin haczinin ise 09.07.2008 tarihinde konulduğu, bu nedenle sıra cetvelinde usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.