Uyuşmazlık; vesayet konusunda karar vermenin Türk Mahkemelerinin münhasır yetkisinde olup olmadığı noktasında toplanmakta olup, Alman mahkemesi tarafından Türk milli hukuku ile çatışmayacak ve hatta aynı paralelde verdiği kararın ne milli hukuka ve ne de münhasır yetki ya da kamu düzeni ile bir alakası bulunmadığı, 1905 tarihli 'Kısıtlamaya ve Benzer Tedbirlere İlişkin La Haye Sözleşmesi'nin 3. Ve 7. maddelerine göre; kural olarak milli hukukun ve milli Devlet mahkemelerinin yetkili olmasına karşın hacir altına alınacak şahsın bulunduğu yer ( Almanya ) makamları da, ilgilinin milli hukukuna ( Türk Hukukuna ) veya bulunma yeri hukukuna ( Alman Hukukuna ) göre hacir kararı alabilecekleri öngörüldüğü, açıklanan tüm bu nedenlerle dava, kısıtlama kararının tanınmasına ilişkin olduğuna göre davanın kabulü gerekeceği-
İhtiyati hacze konu çekin, kambiyo senedi niteliğinde olmadığına ilişkin icra mahkemesi kararının Yargıtay 12. Hukuk Dairesi tarafından onandığı dikkate alındığında, ihtiyati hacze yapılan itirazın kabulü gerekeceği-
7. HD. 17.12.2024 T. E: 677, K: 5736
Davacının aracıyla .............. Caddesi üzerinde bulunan tarihi surlar içerisindeki araç geçidinden girdiği, tarihi sur çıkışında, surların üst kısmını oluşturan taşlardan üç büyük parçanın surlardan koparak düştüğü, taşların düşmesi sonucu aracın tavan kısmı ve aracın kapılarında hasarlar meydana geldiği anlaşıldığından, eldeki davanın görüm ve çözüm yerinin adli yargı olduğu-
9. HD. 08.06.2022 T. E: 6267 , K: 7225
2981 sayılı Kanun'a istinaden verilen tapu tahsis belgesi uyarınca, taşınmazın davacılar adına tesciline, bunun mümkün olmaması halinde benzer nitelikte başka bir taşınmazın davacılar adına tesciline veya taşınmaz için ödenen bedelin güncel değerinin tespit edilerek ödenmesi istemiyle açılan davada idari yargının görevli olduğu-
Arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesine dayalı yapı ruhsatı alma ve kat irtifakı kurma konusunda yetki, birleşen dava ise sözleşmenin feshi istemi-
Tapuda cins ve vasıf düzeltilmesi işlemlerinin tapu idaresince yapılması gerekip idari bir görev olduğundan, davanın görev yönünden reddine karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, davacıların istemi doğrultusunda “İslam olarak yazılmış olan dinlerinin kayıtlardan silinmesine” karar verilebileceği fakat davacı başka bir dini kabul etmişse onun nüfus kütüğüne yazılmasının idari işlem olduğu-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.