Somut olayda borçlu-sanık hakkında ... İcra Müdürlüğünün 2012/72 Esas sayılı dosyası üzerinden yürütülen takip sırasında, 06/03/2012 tarihinde icra dairesine alacaklı vekili ile birlikte gelen sanığın hesaplanan ödeme planındaki taksitleri ödemeyi taahhüt etmesini müteakip, 15/11/2013 tarihli taksitini ödemediğinden bahisle alacaklı vekili tarafından yapılan şikayet nedeniyle sanığın ...İcra Ceza Mahkemesinin 17/04/2014 tarihli ve 2014/14 Esas, 2014/20 sayılı kararı ile 3 aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırıldığı, verilen hapsen tazyik kararının infaz edilip edilmediği araştırılmadan toplam 6 aya kadar hapsen tazyik kararı verilemeyeceği-
Yurt dışına yapılan görevlendirme kapsamında çalışırken her ne kadar maaş almakta iseler de; yüklenme senedindeki şartların ihlali halinde bu çalışma karşılığı alınan maaş ödemelerinin geri verilmesi yönündeki düzenleme ile başlangıçta angarya yasağı söz konusu değilken, taahhüdün ihlali halinde yurtiçi maaşların geri verilmesi halinde ücret ödenmeksizin çalışmış olma durumunda olacağından yüklenme senedinde maaşların geri ödeneceği yönündeki düzenlemenin bu yönüyle de angarya yasağının ihlali olduğu-
üçüncü bir şahsın taahhütte bulunması için borcu icra kefaleti ile yüklenmesi gerektiği cihetle, somut olayda sadece şirketi borçlandırıcı işlem yapma ve temsil yetkisi bulunan sanığın taahhüde konu şirket borcundan dolayı kişisel sorumluluğu bulunmadığı-
Ödeme taahhüdüne konu her bir taksidin ödenmemesinin ayrı bir suç oluşturacağı, önceki taksidin ödenmemesine ilişkin olarak yapılan yargılamanın takipsizlik nedeniyle düşürülmesi sonucunda taahhüde konu sonraki taksidin de ödenmemesi durumunda eylemin yeniden yaptırımı gerekeceği-
Aynı borç ilişkisi nedeniyle toplam tazyik hapsi miktarı 3 ayı geçemeyeceği- Taahhüdü ihlal suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekalet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiği-
Önceki üç aya kadar tazyik hapsine dair kararın infaz edilememesi halinde tekrardan tazyik hapsine karar verilebileceği-
Dava, cezai şartın ödenmesi istemine ilişkindir...
Taahhüdü ihlâl suçunun oluşması için taahhüt tutanağında toplam borç miktarının, işleyen ve işleyecek faizin, vekâlet ücreti, icra harç ve giderlerinin birlikte belirlenerek borçlunun taahhüdüne esas olan miktarın açıkça gösterilmesi gerektiğinden, 06/12/2018 tarihli taahhütnamede takip sonrası faiz olarak 526,03 Türk lirası belirtilmiş ise de; bu faizin hangi dönemleri kapsadığı, icra takibinin kesinleştiği tarihten taahhüt tarihine kadar işlemiş ve taahhüt tarihinden son ödeme tarihine kadar işleyecek faiz olup olmadığı konusunda herhangi bir açıklık olmadığı gibi alacaklı vekilinin son ödeme tarihine kadar işleyecek faizden feragat beyanının da yer almadığı ve bu nedenlerle taahhüdün geçerli olmadığı anlaşılmakla, sanığın üzerine atılı suçun unsurlarının oluşmadığı-
Taahhüt tutanağından, borçlunun hangi miktar için ödeme taahhüdünde bulunduğunun ve alacaklının da hangi miktar için kabulde bulunduğunun açık bir şekilde anlaşılması halinde, taahhüdü ihlal suçunun oluşmuş olacağı-
Aynı zamanda arsa sahibi konumundaki yükleniciden temlik alınan kişisel hakka dayalı tapu iptali ve tescil olmaz ise tazminat istemi- Dava konusu taşınmazı inşa eden ve satan Ltd. Şti. ile dava dışı M.... arasında bağımsız bölümün satışına ilişkin harici yazılı satış sözleşmesinin imzalandığı, henüz tapuda intikal gerçekleşmediğinden alıcı M.... tarafından sözleşmeden kaynaklanan şahsi haklarının alacağın temliki sözleşmesiyle davacıya devredildiği, davacı ve dava dışı .. arasındaki alacağın temliki sözleşmesine davalı yüklenicinin de katıldığı, sözleşmede "temlik eden ile yüklenici arasında daha önce imzalanan gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tüm hükümlerinin temlik alan açısından geçerli olup iş bu alacağın temliki sözleşmesinin imzalanması ile birlikte, temlik alanın temlik edenin yerini alarak gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinin tarafı haline geleceğinin.... ve yüklenicinin gayrimenkul satış vaadi sözleşmesinden kaynaklanan borçlarını, adı geçen gayrimenkul satış vaadi sözleşmesi hükümleri ile sınırlı kalmak kaydıyla, temlik eden yerine temlik alana ifa edileceğinin" taahhüt edildiği ve bu haliyle davalı .Ltd. Şti. tarafından edim yükümlülüğünün temlik alana karşı yerine getirilmesi gerektiği- Buradaki borcun nedeninin, borçlunun (yüklenicinin) taahhüdünü ihlâl etmesi olduğu ve borçlunun taahhüdünün, genellikle bir akte dayandığından buna "akdi tazminat", borçlunun sorumluluğuna da "akdi sorumluluk" denildiği- Yüklenici tarafından davacıya karşı ediminin yerine getirilmediği ve taşınmazın kötüniyeti ispatlanamayan diğer davalıya devredildiği, yüklenici tarafından taşınmazın aynının devredilme olanağı bulunmadığı anlaşıldığından, yüklenici davalı .Ltd. Şti.'nin davacıya tamzinatla yükümlü olduğu- "Davalı gerçek kişi tarafından taşınmazın görülmeden satın alındığı ve dava anına kadar taşınmazdan fiili yararlanan davacı hakkında tahliye emri çıkarılmadığı, bunun hayatın olağan akışına aykırı olduğu, davalıların dava konusu taşınmazın mülkiyetini edinmelerinde TMK'nın 1023 maddesinde düzenlenen iyiniyet kurallarının koruyuculuğundan yararlanamayacaklarına" ilişkin karşı oyun (ve yerel mahkeme kararının) kabul görmediği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.