Trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat davasında, davacı lehine 20.000 TL manevi tazminatın bir miktar fazla olduğu-
Davacının, dava dilekçesinde yer almayan, ilk defa tahkikat aşamasında ileri sürülen maddi ve manevi tazminat isteğinin, talep sonucunun genişletilmesi niteliğinde olduğu, davacının bu talepleri ile ilgili olarak usulünce yapılmış ıslah talebi de söz konusu olmadığına göre, maddi ve manevi tazminat talebinin artık incelenemeyeceği-
Evlilik birliğinin temelinden sarsılması hukuki sebebine dayalı olarak görülen karşılıklı boşanma davasında; mevcut hastane kayıtları ile uzman raporlarına göre, hasta eşin bu hastalığa yakalanmasında kendi kusurunun bulunmadığı, evlilik öncesinde de bu hastalık nedeniyle bir uzman tanısının bulunmadığı, hastalığı nedeniyle başkasının bakımına muhtaç olmuş bir kişinin, birlik görevlerini yerine getirmemesi kusur olarak yüklenemeyeceği gibi bakım için anne evine bırakılması, aile içinde alınan bir karar sonucunda olduğuna göre de eşe birlikte yaşamaktan kaçınma şeklinde bir kusurun yüklenilmesinin doğru olmadığı; artık diğer eş tamamen kusurlu sayılacağı için, boşanma yüzünden yoksulluğa düşeceği sabit olan hasta eş yararına tedbir ve yoksulluk nafakasına hükmedilmesi ve ayrıca hasta eşin menfaatleri zedelendiği ve kişilik hakları saldırıya uğradığı için uygun miktarda maddi ve manevi tazminatın takdir edilmesi gerektiği-
Olayın oluş şekli, vehameti, tarafların yaşı ve olay yerinin özelliği, olay tarihi ve tazminat hukukuna ilişkin ilkeler nazara alındığında yersiz ve kabul edilemeyecek gerekçelerle manevi tazminat miktarının düşük seviyede hükmedilmesinin hatalı olduğu- İhtiyari dava arkadaşı davacılar ayrı ayrı manevi tazminat isteminde bulunduğundan ve her bir davacı için kısmen kabul kararı verildiğinden, davacıların her biri için ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
İş kazası sonucu maluliyetinden doğan manevi tazminatın ödetilmesine-
Borçlular aleyhine başlatılan icra takibi dayanağı ilamda, borçlular aleyhine maddi ve manevi tazminata ve her iki tazminat yönünden ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedildiği, ilamın maddi tazminat ve faize ilişkin kısımlar yönünden bozulduğu, alacaklının talebi üzerine, icra müdürlüğünce manevi tazminat alacağı yönünden takibin devamına karar verildiği anlaşıldığından, dayanak ilamın hüküm fıkrasında alacaklılar için hüküm altına alınan manevi tazminatla ilgili olarak, hükmün ayrıca belirlenen nisbi vekalet ücretinin de manevi tazminatın fer-i olarak bozma kapsamı dışında kaldığının kabulü gerektiği ve bu miktar için de, takibe devam olunması gerektiği-
İcra emrinin borçlu vekiline tebliğ edilmediği, öğrenme tarihinin 21.08.2020 olduğu, takip kesinleşmeden haciz uygulandığı, paranın iadesi için ise İİK'nın 361. maddesindeki şartların oluşmadığı gerekçesi ile icra emri tebliğ tarihinin 21.08.2020 olarak düzeltilmesine, hacizlerin kaldırılmasına, tahsil edilen paranın iadesine ilişkin talebin reddine karar verilmesinin isabetli olduğu-
Trafik kazası sonucu oluşan cismani zarar nedeniyle işgöremezlik tazminatı ve manevi tazminat istemi-
17.10.2011 tarihli iş kazasında yaralanarak %100 oranında sürekli iş göremezliğe maruz kalan sigortalı ile onun eş ve çocuklarının tazminat istemlerine-
Trafik kazası sonucu ölüm nedeniyle manevi tazminat ve yaralanma nedeniyle maddi ve manevi tazminat istemlerine-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.