Taraflar arasında daha önce görülen boşanma davasında, davanın kabulüne dair verilmiş bulunan 18.12.1990 tarihli gerekçeli kararın, hukuki mahiyeti itibariyle davaya son veren, hakimin işten elini çekmesini gerektiren nihai bir karar olduğu, o halde; bu karar usulen temyiz merciince bozulmadan, mahkemece ortadan kaldırılarak başka bir karar verilemeyeceğine göre; temyiz süresi içerisinde o davanın davacısı tarafından feragat dilekçesi verilmesi üzerine, boşanmaya ilişkin ilk kararın ortadan kaldırılması ile davanın reddine dair verilen 01.05.1991 tarihli ek kararın yok hükmünde olacağı, böyle bir kararın kesinleşmesinden de söz edilemeyeceği-
Basın yoluyla kişilik haklarına saldırı nedeniyle uğranılan manevi zararın ödetilmesi istemi-
Bitmesi adli tatil zamanına rastlayan sürelerin HUMK.nun 177. maddesi uyarınca tatilin bittiği günden itibaren 7 gün uzatılmasının gerekeceği-
Davacının davalı taraftan satın aldığı ancak ayıplı çıktığını iddia ettiği biçer patoza ödemiş olduğu bedelin iadesine, patoz karşılığı davalıya verilen ve haksız olarak icraya konulan senetlerin iadesine ve hacizlerin ortadan kaldırılması istemi-
Davalı doktorun ihmali ve yanlış kararı ile doğum sırasında bebeklerinin beynine oksijen gitmemesi sonucu özürlü olmasına sebebiyet verildiği iddiasıyla istenilen maddi-manevi tazminata-
Asliye hukuk mahkemeleri ile asliye ticaret mahkemeleri arasındaki ilişkinin işbölüm olmayıp görev ilişkisi olduğu- Göreve ilişkin kuralların kamu düzeni ile ilgili olduğu ve mahkemece kendiliğinden dikkate alınması gerektiği- Türk Ticaret Kanun'unda düzenlenen hususların ticari dava olduğu ve ticari davalara bakmakla görevli mahkemenin asliye ticaret mahkemesi olduğu-
Evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadınının ağır ya da eşit kusurlu olmadığı, bu olayların kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği anlaşıldığından mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları (TMK. md.4 TBK. md. 50, 51, 52, 58) dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminat istemi-
Dava konusu yayında olay anlatılmış ve olayla ilgili tepkilere yer verilmiş olduğundan; yayının bu haliyle habercilik ilkelerine uygun olduğu ve hukuka aykırı bir yönü bulunmadığı-
Evlilik birliğinin sarsılması nedenine ve TMK. m. 166/son hükmüne dayalı olarak açılan boşanma davasında; evliliği temelden sarsan olay, davalı/davacı eşin başka bir kadınla birlikte yaşaması olduğundan ağır kusurlu sayıldığı; bu halin davacı/davalı eşin kişilik haklarına saldırı teşkil edeceği ve ağır yada eşit kusurlu bulunmadığından uygun miktarda maddi ve manevi tazminat isteyebileceği- Boşanma yüzünden yoksulluğa düşecek daha az kusurlu taraf olan eş yararına geçimi için uygun miktarda yoksulluk nafakası takdir edilmesinin gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.