Davacı kocanın başka bir kadınla yaşadığı ve ondan (Ç.İ.) isimli 12.4.2009 doğumlu bir de çocuğunun olduğu anlaşıldığından bu durumun davalı kadının kişilik haklarına saldırı niteliğinde olup, Türk Medeni Kanununun 174/2. madde koşulları gerçekleşeceği,kusurlu olan diğer tarafın manevi tazminat olarak uygun bir tazminat ödemesi gerekeceği-
Davacının barışmadan sonra da sadakat yükümlülüğüne aykırı davranışlarını sürdürdüğüne ilişkin tanık beyanı davalı kadından duyuma dayalı olup, bu konuda başkaca bir delil olmadığından; kusur belirlemesine esas alınmaması gerekeceği-
Mahkemece davacı kadına kusur olarak yüklenen evin damına çıkarak “ben H.'i bırakıyorum siz alın” şeklinde bağırdığına ilişkin vakıaya davalı erkek tarafından dayanılmadığından kusur belirlemesine esas alınmayacağı, mahkemece kabul edilen ve gerçekleşen diğer vakıalara göre boşanmaya sebebiyet veren olaylarda erkeğin ağır kusurlu olduğu- Toplanan delillerden evlilik birliğinin temelinden sarsılmasına sebep olan olaylarda tazminat isteyen davacı kadının ağır ya da eşit kusurlu olmadığının, bu olayların onun kişilik haklarına saldırı teşkil ettiğinin anlaşıldığı, o halde mahkemece, tarafların sosyal ve ekonomik durumları, tazminata esas olan fiilin ağırlığı ile hakkaniyet kuralları dikkate alınarak davacı kadın yararına uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekeceği- Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur derecelerine, paranın alım gücüne, ihlal edilen mevcut ve beklenen menfaatlerin kapsamına nazaran, davacı kadın yararına hükmolunan maddi tazminatın çok olduğu-
4. HD. 19.06.2023 T. E: 2022/3551, K: 8106
Davalı koca yanında davalı kadının da boşanmaya neden olan olaylarda kusurlu olduğu, kocanın davası yönünden Türk Medeni Kanununun 166/2. maddesi koşulları oluştuğundan bahisle davalı-davacı kocanın boşanma davasının kabulüne karar verileceği-
Davanın Maliye Hazinesi'ne yöneltilmesi gerekirken davalı Gümrükler Genel Müdürlüğü Gebze Gümrük Müdürlüğü'ne yöneltilmiş olması temsilcide yanılma olarak kabul edildiğinden, öncelikle davacıya süre verilerek dava dilekçesinin Maliye Hazinesi'ne tebliği ile taraf teşkili sağlandıktan sonra uyuşmazlığın esası hakkında hüküm kurulması gerektiği-
Trafik kazasından kaynaklanan maddi tazminat istemi-
Trafik kazası nedeniyle maddi tazminat istemi-
Aynı sahada çalışan davalının 15 ülkede tescilli bir markayı bilmediğini ve o nedenle Türkiye’de tescil ettirdiğini ileri sürmesinin, TTK’nun 21/2. maddesine aykırı olduğu gibi, MK’nun 2. maddesine göre de mümkün görülemeyeceği–
Davalı erkeğin borçlarını ödemeyerek ortak eve haciz gelmesine sebep olmasına ilişkin kusurlu davranışının davacının kişilik değerlerine saldırı niteliğinde olup, manevi tazminatı gerektireceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.