Mahkemece, söz konusu taşınmaza yönelik istemin hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddi gerekirken, işin esasının incelenerek hüküm tesisi yerinde değil ise de, sonuçta istem reddedildiğinden bu hususun bozma nedeni yapılmadığı, ancak; İİK'nun 134/2. maddesinin son cümlesi uyarınca, işin esasına belirtilen nedenle girilmemiş olacağından, şikayet konusu 10 numaralı bağımsız bölüm bakımından borçlu şirket aleyhine para cezasına hükmedilmesinin doğru olmadığı, hal böyle olunca, mahkemece, şikayetçinin İİK'nun 134/2. maddesi uyarınca ihalenin feshi talebinin işin esası incelenmek suretiyle reddedilen 3250 ada 4 sayılı parseldeki 7, 8 ve 15 numaralı bağımsız bölümlerin ihale bedelleri toplamı olan 383.000,00 TL'nin %10’u oranında 38.300,00 TL para cezası ile cezalandırılmasına karar verilmesi ile yetinilmesi gerekeceği- Şikayet konusu 150.000,00 TL muhammen bedelli taşınmazın, 150.050,00 TL'ye satıldığı, dolayısıyla satış bedelinin, taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu anlaşıldığından, zarar unsuru gerçekleşmemiş olup, şikayetçi borçlunun, sözü edilen taşınmaz yönünden, İİK'nun 134/8. maddesi kapsamında kendi menfaatinin muhtel olduğunu ispatlayamaması nedeniyle anılan taşınmaza ilişkin ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olmadığı-
«İhalenin feshi isteğinin reddi» halinde icra mahkemesince, davalı(lar) yararına değil, hazine yararına para cezasına hükmedilmesi gerekeceği—
Mahkemece, şikâyet olunanın takip dosyasındaki kesin haczin, şikâyetçinin takip dosyasındaki kesin hacizden önce olduğu, şikâyetçinin takip dayanağı olan genel kredi sözleşmesi ve hesap kat ihtarının İİK.’ nun 100/3. maddesinde sayılan belgelerden de olmadığı, bu sebeple ihale bedelinin her iki icra takip dosyası alacaklısı arasında garameten paylaştırılmasının mümkün olmadığı gerekçesiyle, şikâyetin reddine karar verilmiş olmasında yasaya aykırı bir yön bulunmadığı-
Bölge Adliye Mahkemesi kararının gerekçe kısmında, şikayette hukuki yararın bulunmadığı belirtilen taşınmazın ... Parsel’de kayıtlı ..... numaralı bağımsız bölüm olduğuna değinildiği, ancak gerekçenin devamında söz konusu taşınmaza ilişkin şikayetin esastan reddedildiği ve ihale bedeli üzerinden para cezasına hükmedildiğinin belirtildiği, bu suretle kararın gerekçesi ile hüküm kısmı arasında çelişki meydana getirildiği anlaşıldığından, o halde; Bölge Adliye Mahkemesi’nce kararın gerekçe kısmı ile hüküm fıkrası arasında infazda tereddüt oluşturacak şekilde çelişki oluşturulmasının, HMK'nun 298/2. maddesine aykırı ve başlı başına bozma sebebi olduğu-
İhale tarihi olan 28.08.2020 tarihi itibariyle İİK'nın 128/a-2. maddesinde öngörülen 2 yıllık süre geçmiş olup, geçerli bir kıymet takdirinin varlığından söz edilemeyeceğinden, dava konusu ihalenin bu nedenle feshine karar verilmesi gerektiği- İhalenin feshi istemi, şikayet niteliğinde olup, Medeni Usul Hukukunun davaya ilişkin kurallarının burada uygulanmayacağı- Somut olayda, takip borçlusu davacı hakkında kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takip başlatıldığından, icra takibinin niteliği gereği, davacı tarafından ihalenin feshi istemi ile açılan davada, takip alacaklısı ve ihale alıcısının davalı taraf olarak yer alması gerektiği ancak diğer takip borçluları ile ipotek alacaklısı bankanın davalı olarak eklenmesinin doğru olmadığı-
200.000,00 TL muhammen bedelli taşınmazın 237.200,00 TL'ye ihale edildiği, dolayısıyla satış bedelinin taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde olduğu görülmekle birlikte, Bölge Adliye Mahkemesince isabetli olacak şekilde, borçlunun şikayet ve istinaf dilekçelerinde ileri sürdüğü İİK’nun 150/e maddesi yönünden inceleme yapılması yerinde ise de; mahkeme kararı kaldırılarak yeniden verilecek karar ile ihalenin feshi talebinin esastan reddi ile birlikte ihale bedeli üzerinden para cezasına hükmedilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru bulunmamış olup, 7343 sayılı Kanun’la değişik İİK’nun 134/5-3. maddesi gereğince tespit edilecek oran üzerinden para cezasına hükmedilmesi için İlk Derece Mahkemesi kararının bozulması gerektiği-
İhaleye katılmak isteyen kişilerin bankamatik kartlarından bir kısım teminat miktarı pos cihazı ile çekilip icra müdürlüğünün hesabına geçtiği hâlde pos cihazının hata verdiği, hesapta yeterli bakiye bulunmadığı kanısı ile bu kişilerin teminat yatırmadığı kabul edilerek ihaleye katılıp pey sürmelerine izin verilmediği, ihaleye sadece bir kişinin katıldığı, taşınmazın tahmin edilen kıymetinin %50’sinin çok az bir miktar üzerinde bir bedelle ihale edildiği uyuşmazlıkta zarar unsuru oluştuğundan sağlıklı şartlarda yapılmayan ihalenin feshi gerektiği-
Motorlu Taşıtlar Vergisi, bedeli paylaşıma konu aracın aynından kaynaklanması nedeniyle rüçhanlıysa da, yedieminlikten kaynaklanan alacağın, İİK. mad. 138 kapsamında tüm alacaklıları ilgilendiren muhafaza masraflarından olduğu için MTV'den de önce ödenmesi gerektiği- Adalet Bakanlığına Ait Depo ve Garajlarda Muhafaza Edilen Mahcuz Mallar İçin Alınacak Ücret Tarifesi Hakkında Tebliğ'in 3. maddesinde mahcuz aracın günlük muhafaza ücretinin belirlendiği, 4. maddesi uyarınca ise, alınacak bedelin azami haddi geçemeyeceği-
Satış masraflarına ilişkin hesaplamada hatalı hesaplama yapılarak ihale bedelinin satış masraflarını karşılamadığı gerekçesi ile ihalenin feshine karar verilmesi doğru olmadığı-
Zarar unsuru yokluğu nedeniyle ve işin esasına girilmeden ihalenin feshi talebinin reddi halinde şikayetçi aleyhine para cezasına hükmedilemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.