3. HD. 30.10.2018 T. E: 6481, K: 10745-
Kaçak elektrik kullanımına ilişkin menfi tespit davasında bilirkişilerce kaçak ek tahakkuk bedeli hesaplanmamış ise, dosyanın aralarında ziraat ve elektrik mühendisinin de olduğu yeni bilirkişilerden davalı kurumun davacı taraftan isteyebileceği kaçak elektrik ve kaçak ek tahakkuku miktarının hesaplanması konusunda denetime elverişli bir rapor alınması gerektiği-
Davalı hakkında kaçak elektrik hırsızlığı suçundan açılan davada delil yetersizliği sebebiyle verilen beraat kararı ilgi tutularak, kaçak tahakkukuna yönelik faturanın iptaline dair Tüketici Hakem Heyeti kararına itiraz istemiyle açılan davanın reddine karar verilmesinin isabetsiz olduğu- Davacı tarafın, sayaca müdahale ederek elektrik kullanması eylemi, kaçak elektrik kullanımı olarak nitelenerek, talep edilen kaçak tahakkuk bedellerinin yönetmelik ve 622 s. Kurul kararında açıklanan yöntemle hesaplanması gerektiği-
Davalı vekilinin delil listesinde şirket defter ve kayıtlarına da dayanması karşısında, her iki tarafın ticarî defterleri, faturalar ve ödeme belgeleri üzerinde takip ve denetime elverişli bilirkişi incelemesi yaptırılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Abonelik sözleşmesinde kayıp kaçak bedeline ilişkin maddelerin haksız şart olduğunun tespiti ile iptali, haksız tahsil edilen bedelin iadesi istemiyle açılan davada verilecek hükmün bir faturaya mahsus olmayacağı gibi ileriye dönük art etkisi doğuracağından ve kayıp-kaçak vs. bedellerinin alınması sebebiyle dosyada tek bir abone uyuşmazlığı yargıya taşınmış olmasına karşın, ortada tüm aboneleri ilgilendiren toplu bir uyuşmazlığın bulunması nedeniyle, davanın "belirsiz alacak" davası değil, muarazanın men’i (çekişmenin giderilmesi) niteliğinde olduğu ve bu durumda, davanın müddeabihinin tüketici hakem heyetinin sınırı dâhilinde kaldığından bahsedilemeyeceği ve davanın tüketici mahkemesinde görülmesi gerektiği-
8. HD. 17.06.2021 T. E: 620, K: 5226-
Haksız el koymadan kaynaklanan tazminat istemi-
Yükleniciye peşinen devredilmiş tapuların ve yine yüklenicinin arsa payı devri inşaat yapımı karşılığı peşinen aldığı ve üçüncü kişilere devrettiği tapuların, arsa sahibine iadesinin gerekeceği gibi uyuşmazlıklarda yükleniciden tapu devralan üçüncü kişilerin MK’nun 3. maddesince iyiniyetli olduğunun da kabul edilemeyeceği–
İmar Kanunu kamu düzeni ile ilgili olup, emredici hükümler taşıdığından, mahkemelerce re'sen gözönünde bulundurulması gerekeceği, İmar Kanununa aykırı yapılan her türlü inşaatın yıkılması gerekeceğinden, yaratılan değerlerin hukuken korunması söz konusu olamayacağı gibi; kanuna aykırılık devam ettiği sürece, bu nitelikteki bir binadan dolayı, hangi hukuksal nedene dayalı olursa olsun, hak talebinde de bulunulamayacağı, bu nedenle, somut olayda, kaçak inşaatın ruhsata bağlanmasının hukuken mümkün olup, olmadığının da ayrıca araştırılıp, saptanmasının zorunlu olacağı-
Yazılı şekilde düzenlenmiş, süresi ve ödenecek kira paralarının miktarı açıkça gösterilmiş bir kira sözleşmesini kiracının kefili sıfatıyla imzalayan kişinin; sözleşmede gösterilen kira süresi boyunca kefil sıfatıyla kiraya verene karşı sorumlu olacağı; somut olayda sözleşmenin özel şartlar kısmında kefilin sorumluluğunun belirlenen kira süresince devam edeceği belirtildiğinden, kefilin uzayan kira dönemine ait borçtan sorumlu tutulamayacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.