Dava 6100 sayılı HMK'nun yürürlüğe girmesinden sonra açıldığından ve uyuşmazlık da kira ilişkisinden kaynaklandığına göre görevli mahkemenin Sulh Hukuk Mahkemesi olduğu-
İİK. mad.67'e göre davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmesi için davaya konu alacağın gerçek miktarının belli olması veya belirlenebilmesi için bütün unsurlarının borçlu tarafından bilinebilecek nitelikte bulunması, hakimin takdirine bağlı olmaması gerektiği; kiralanan taşınmazın tahliye edildiği tarihinden itibaren yeniden kiraya verilebileceği makul sürenin mahkemece yapılan yargılama sonunda bilirkişi raporu ile belirlendiğinden, likit olmayan 2 aylık kira bedelini kapsayan makul süre kira alacağı üzerinden davacı yararına icra inkar tazminatına hükmedilmemesi gerektiği-
Mahkemece anahtar teslim tarihine kadar işleyen 2015 dönemi kira bedellerinin ödenmiş olduğu, anahtar teslim tarihinden sonraki isteğin ise yargılamayı gerektirdiği gözetilerek davanın reddine karar verilmesi gerekeceği-
Tazminat-
Kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
Erken tahliye sebebiyle mahrum kalınan kira bedelleri ile hor kullanma tazminatının davalıdan tahsili istemlerine-
Erken tahliye nedeniyle mahrum kalınan kira alacağının tahsili istemi-
Dava konusu iş yeri niteliğindeki yerin davacı tarafından davalıya 5 yıllığına kiralandığı, ancak sözleşme süresi dolmadan kira bedelinin ödenmemesi nedeniyle icra takibine itirazın kaldırılması ve tahliye davasının kabulü ile tahliye kararı verilmesine kendi kusuru ile sebep veren davacı-kiracının anahtar teslim tarihinden itibaren makul süre kadar kira bedelinden sorumlu olduğu-
Davalıya kiralanan 11 ve 12 nolu dairelerin erken tahliye edilmesi nedeniyle yoksun kalınan kira alacağı, mobilyalı kiralanan daire için eşya bedeli ve aidat alacağı istemi-
Davalı kiracı tarafından yapılan ödemeler açıklamasız olmakla birlikte, mahkemece kira sözleşmesi başlangıcından itibaren tüm hesap ekstresi celp edilerek ödenmeyen kira alacağının belirlenmesi gerekirken kiracı tarafından açıklama bulunmaksızın bankaya yapılan ödemelerinin talep edilen kira alacağından mahsup edilerek hesaplama yapılmasının hatalı olduğu- Bir yıl süreli kira sözleşmesinde"kiracı kiralananı tahliye etmek isterse bir ay önceden haber vermek zorundadır" hükmüne yer almakta olup, kiracının bu ihbar şartına uymadan taşınmazı tahliye ettiği anlaşıldığından, TBK. mad. 325 ve kira sözleşmesinde makul sürenin “bir ay” olarak kararlaştırmış olması gözetilerek, tahliye tarihinden itibaren sözleşmede kararlaştırılan bir aylık feshi ihbar süresinin yeniden kiraya vermek için gereken makul süre kabul edilerek davalı kiracının bir aylık makul süre kirasından sorumlu tutulması gerektiği, bilirkişi raporu ile makul sürenin belirlenerek hüküm kurulmasının hatalı olduğu- Depozito bedelinin alacaktan mahsubu talep edildiğinden, mahkemece kira, aidat alacağı ve makul süre kira alacağı hesaplanıp bu toplam alacaktan depozito bedelinin mahsup edilmesi gerektiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.