Mecra hakkı tesis edilecek taşınmazların tapulu olması gerektiğinden bilirkişi raporuna göre mecra hakkı tesisin edilen yerin Hazineye ait ve tapusuz olduğu anlaşılan su arkından geçirilmesine karar verilmesinin doğru olmayacağı-
8. HD. 20.03.2019 T. E: 2018/9764, K: 2944-
Davacının başka araç ve yöntemlerle ihtiyacını karşılamasının mümkün olması ve bunun da külfetinin çok ağır olması halinde mecra irtifakı kurulmasının komşudan istenemeyeceği–
Dava konusu baz istasyonunun bahsi geçen Elektronik Haberleşme Cihazları Güvenlik Sertifikası Yönetmeliği'nde belirtilen limit değerlere ve güvenlik mesafesine uygun olup olmadığı, davacının sağlığına zarar verip vermediği konusunda tarafların göstermiş oldukları deliller toplanıp, Yönetmelik ve Tebliğname hükümleri dikkate alınarak belirlenecek uzman bilirkişiler marifetiyle keşif yapılarak alınacak bilirkişi raporları ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Taşkın kullanma belirlendiği takdirde takdirde elatmanın tamamen ortadan kaldırması veya tahammül sınırları içerisine çekilebilmesi için ne gibi önlemlerin alınması gerektiği bilirkişiler aracılığı ile tespit edilerek, tarafların yarar ve çıkar dengelerini gözetilerek bunların en uygununa karar verilmesi gerektiği-
Davalının pencerelerinin imar mevzuatına aykırı yapılmış olmasının başlı başına bir müdahale sayılmayacağı, imar mevzuatına aykırı açılan pencerelerin kapatılmasının belediye veya yetkili kuruluşların görev alanına girdiği–
İrtifak hakkının kurulabilmesi için önce­likle, çevre taşınmazların tamamının üzerinde irtifak hakkı kurmaya elverişli olup olmadığı incelenip, hukukun genel bir ilkesi olan fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi uyarınca taraf yararları da gözetilerek, en az masrafı gerek­tiren ve bundan da en az zarar görecek kişi taşınmazı üzerinden bu hakkın kurulmasının gerekeceği-
2863 Sayılı Kanun'un 5.maddesi gereğince taşınmazın SİT alanı olarak ilanı ve imar planında belirtilen yasadan kaynaklanan kısıtlamaların, kamulaştırmasız el atma olgusunun varlığını kabule elverişli olmadığı-
Davacı, davalı tarafın yaptığı duvarın kendi taşınmazına su basmasına sebep olduğundan bahisle komşuluk hukukundan kaynaklanan elatmanın önlenmesi ve kal istemiş olduğundan, anılan istek yönünden uyuşmazlığın çözümünde TMK'nun 737 vd. uyarınca komşuluk hukuku hükümlerinin uygulanması gerektiği-
Geçit hakkı kurulması davalarında fedakarlığın denkleştirilmesi ilkesi gereğince geçit kurulması talebi en az zarar görecek komşuya yöneltilmesi gerekeceği, taşınmaz bölünmek suretiyle genel yola ulaşacak şekilde kurulan geçit nedeniyle taşınmazın kullanım bütünlüğü bozulacağından başka geçit alternatiflerinin de araştırılması gerekeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.