HMK’nun yürürlüğe girmesinden sonra açılacak terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin davalarda davanın değeri ne olursa olsun asliye hukuk mahkemesi görevli olduğu-
Murisin ölümü anında terekenin borca batık olduğunun tespiti isteği bir eda davası niteliğinde olmayıp, mirasçıların bir irade açıklamasında bulunmalarına gerek kalmaksızın, kanundan dolayı mirasın reddedilmiş sayılması sonucunu doğuran "mirasçılar, mirabırakanın ölümü ilemirası bir bütün olarak, kanun gereği kazanırlar" şeklindeki (TMK. m 599/1) yasal kuralın istisnasını oluşturan bir hukuki durumun saptanmasına yönelik dava türü olduğu, bu niteliği gereğince maktu harca tabi olduğu ve kabul veya reddi halinde de maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiği-
TMK'nun 605/2. maddesi uyarınca açılan mirasın hükmen reddine ilişkin davalar sulh hukuk mahkemesinin görev alanına girmeyip; bu davalara HMK'nun 213 maddeleri uyarınca asliye hukuk mahkemelerinde bakılması gerekeceği-
Defterlerin kapanış tasdikinin bulunmamasının, borca batıklıkta, borçlu aleyhine değerlendirme yapılmasına neden olmayacağı-
İflasın ertelenmesi davasında mahkemece projenin ciddi ve inandırıcı olmadığı da gözetilerek, davacı şirketin borca batıklık durumunun tereddüde yer bırakmayacak biçimde belirlenmesi hususunda somut verilere dayalı, teknik, denetime elverişli ve detaylı bir inceleme için, dosyanın oluşturulacak uzman bir heyete tevdii ile dosya üzerinde bilirkişi incelemesi yaptırılması ve varılacak uygun sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Taraflar arasındaki iflasın ertelenmesi davası-
İİK. mad. 154 gereğince, iflas ve iflas davasındaki usul hükümlerine göre incelenmesi gereken iflasın ertelenmesi davalarında kesin yetkili mahkemenin, borçlunun muamele merkezinin bulunduğu yer mahkemesi olduğu-
Konkordatonun başarıya ulaşamayacağı komiser heyeti raporundan anlaşıldığından kesin mühletin kaldırılarak konkordato talebinin reddine davacının iflasına dair karar verilmesi gerektiği-
Takip konusu borcun trafik kazasından kaynaklanan maddi ve manevi tazminata ilişkin olması halinde borcun "takip tarihi"nde ya da "aciz vesikasının düzenlendiği tarih"de değil, "haksız fiilin meydana geldiği tarih"te doğmuş sayılacağı–
Dava dosyasında mevcut, kayyım raporunda, davacı şirketin borçlarının büyük bir kısmını yapılandırdığının ve müdahil ...... Bankası A.Ş.'ye ise yapılandırma sonrası borç ödemesi olduğunun belirtildiği, davacı şirketin bir kısım hissedarlarının hisselerini devrederek ortaklığa yeni bir hissedar girdiğinin anlaşıldığı, mahkemece alınan bilirkişi raporları ile kayyım raporları arasında da borca batıklık miktarının tespiti açısından çelişkinin mevcut olduğu, bu durumda mahkemece, davacı şirketin son mali durumunun tam olarak tespiti ve borca batıklığın net olarak değerlendirilmesi açısından alanında uzman bilirkişi kurulundan Yargıtay denetimine elverişli bir rapor alınıp, oluşacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesinin gerekli olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.