Boşanma istemli davada, hakim, tazminat miktarını saptarken, bir yandan kişilik hakları zedelenen tarafın, ekonomik ve sosyal durumunu ve boşanmada kusur bulunup bulunmadığını ve varsa kusur derecesini, fiilin ağırlığını; öbür yandan da, kişilik haklarına saldırıda bulunanın kusur derecesini, ekonomik ve sosyal durumunu göz önünde bulundurması, bu ilkeler gözetildiğinde davalı kadın yararına takdir edilen manevi tazminat miktarı orantısız ve çok olduğundan, daha uygun miktarda tazminat takdiri gerektiği-
Boşanma
Davalı kocanın, davacı annesine fiziksel şiddet uygulayan müşterek çocuğu engellememesi, düzenli çalışmaması, birlik görevlerini yerine getirmemesi ve müşterek eve haciz gelmesine sebep olması; davacı kadının ise kusurunun olmaması, boşanmaya neden olan olaylarda davalı koca tam kusurlu olması nedeniyle, davacı kadının maddi ve manevi tazminat isteklerinin kabulünün gerekeceği-
Davalının eşini başkalarıyla ilişki kurmakla suçladığı, hakaret ederek geceleyin evden kovduğu, davacının da boşanma davası açılmadan önce başkasının yanında kocası için hakaret içeren sözler sarfettiği bu olaylardan sonra evlilik birliği devam ettiğine göre, bu tanıkların beyanlarında geçen olaylardan dolayı artık davacıya kusur yüklenemeyeceği-
Zorunlu mali sorumluk sigortasından faydalanmak isteyen hak sahiplerinin dava yoluna gitmeden önce sigortacıya yazılı başvuru yapması gerektiği düzenlenmiş olmakla birlikte başvurunun yapıldığı ancak eksik ya da usule uygun olmayan belge ile başvurulduğu hâllerde bu eksikliğin tamamlanabileceği-
Boşanma
Uyuşmazlık, davalı hastane ve davalı doktorların özen yükümlülüğüne aykırı davranması iddiasından kaynaklı maddi ve manevi tazminat istemine ilişkindir...
2. HD. 11.10.2021 T. E: 5329, K: 7077-
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumları, boşanmaya yol açan olaylardaki kusur dereceleri, paranın alım gücü, ile ihlâl edilen mevcut ve beklenen menfaat dikkate alındığında, davacı kadın yararına hükmedilen maddi tazminatın az olduğu-
Tarafların tespit edilen ekonomik ve sosyal durumlarına, paranın alım gücüne, kişilik haklarına, özellikle aile bütünlüğüne yapılan saldırının ağırlığına, manevi tazminat isteyenin boşanmaya yol açan olaylarda ağır ya da eşit kusurlu olmadığı anlaşılmasına nazaran davacı (koca) yararına hükmolunan manevi tazminat az olup, Türk Medeni Kanunu'nun 4. maddesindeki hakkaniyet ilkesi ile, Türk Borçlar Kanunu'nun 52. ve 58. maddeleri nazara alınarak daha uygun miktarda manevi tazminat takdiri gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulmasının bozmayı gerektirdiği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.