“Malın teslim edildiği” hususunda ispat külfeti davacıya ait olup, davalı “malın teslim edilmediğini, dava konusu irsaliyeli faturalar üzerindeki imzanın kendisine ve çalışanına ait olmadığını” iddia ettiğinden, mahkemece bu yön üzerinde durularak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği- Davalı her ne kadar takibe itirazında takip dayanağı olan irsaliyeli faturalardaki imzaya yönelik herhangi bir beyanda bulunmamış ise de, itirazın iptali davasında, davalı-borçlunun icra takibinde bildirmiş olduğu itiraz sebepleriyle bağlı olmadığı-
Yetkili icra dairesinde yapılmış usulüne uygun bir icra takibi bulunmadan «itirazın iptali davası» açılamayacağı–
Davacıların satın almış oldukları taşınmazlarla ilgili ayıp ihbarı şartını, dava tarihinden önce teslim tutanağına şerh düşmek ve ayıp listesini içerir ihtarnameyi de teslim tutanağına eklemek suretiyle, bu ihtarname ve teslim tutanağında sayılan ayıplar açısından yerine getirmiş olduklarının buna bağlı olarak davanın da zamanaşımı süresi içerisinde açıldığının kabulü gerektiği-
Eşya taşımalarından doğan hukuki uyuşmazlıklarda malın teslim alındığı veya teslim için öngörülen yer mahkemesi (icra dairesinin) de yetkili olduğu-
Dava konusu alacak faturaya dayanmakta olup, borçlu tarafından bilinebilecek niteliktedir. Mahkemece alacağın “likit” olduğu gözetilerek, itirazında haksız olan davalı aleyhine icra inkâr tazminatına hükmedilmesi gerekeceği-
Kira parasının tesbitine ilişkin mahkeme kararı ile belirgin hale gelen kira farkı alacağına, ayrıca ihtara gerek kalmaksızın, kira tesbit kararının kesinleştiği tarihten itibaren faiz yürütülmesi gerekeceği hakkkında İçtihadı Birleştirme Kararı-
Mahkemece, İİK. mad. 89/3 uyarınca; şikayetçi 3. kişinin sorumlu olduğu temerrüt faizinin, menfi tespit davasında verilen kararın kesinleştiği tarihten itibaren hesaplanmak üzere yeniden bilirkişi incelemesi yaptırılması gerekirse de, taleple bağlılık ilkesi gereği, şikayetçi vekilinin talebiyle bağlı kalınarak, menfi tespit davasının karar tarihinden itibaren işleyecek temerrüt faizinin hesaplanması yönünde bilirkişi marifeti ile inceleme yaptırılarak karar verilmesi gerektiği-
Davalıya yapılan ödemelerin tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın iptali istemine ilişkin davada, davacı ile davalı arasındaki tüm ticari ilişki değerlendirilerek taraf defterleri de incelenmek suretiyle davacıya veya davacı şirket yetkilisine yapılan araç satışları araştırılıp, tüm deliller toplandıktan sonra varılacak sonuca göre bir karar verilmesi gerektiği-
Takip dayanağı olarak 6 adet fatura gösterildiği halde taraflar arasındaki tüm cari hesap ilişkisinin değerlendirme konusu yapılarak hüküm kurulamayacağı, davalının ödeme iddiasının ve davacı defterlerinde gözüken davalı ödemelerinin takip dayanağı faturalar çerçevesinde değerlendirilmesi gerekeceği-
Dava, faturadan kaynaklı alacağın tahsili için başlatılan takibe yönelik itirazın iptali istemine ilişkindir. Davalı akdi ilişkiyi inkâr etmiştir. Fatura akdi ilişkiyi, mal teslimini ya da hizmet alımını tek başına kanıtlayamaz. Davacı satıcı davalıya mal teslimini usulüne uygun delillerle kanıtlamakla yükümlüdür. Bu durumda ispat yükü üzerinde olan davacıdan bu yöndeki delilleri sorulup tüm deliler birlikte değerlendirilerek sonuca gitmek gerekirken eksik inceleme ile davanın kabulüne karar verilmesi bozma gerektireceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.