Davacının, salt hatalı ödemeye dayanarak istemde bulunan davalı kuruma karşı borçlu olmadığının tespitini istemesi halinde, "sebepsiz zenginleşme" ilkelerine göre uygulama yapılması, genel hükümler çerçevesinde adli yargıda dava açılıp görülmesi gerektiği-
Davalı kadının almış olduğu 551 YTL yetim aylığı ve 300 YTL yoksulluk nafakası toplamı asgari ücretin üzerinde ise de ileride sosyal güvenlik mevzuatı hükümleri gereğince başka hak iddia edenler olabileceğinden yetim aylığının azaltılması durumu oluşabileceğinden , bu husus mahkemece ancak indirim sebebi olarak değerlendirilerek sonucuna uygun hüküm kurulması gerekeceği-
İptal edilen yetim aylığının kesildiği tarihten itibaren yeniden bağlanmasına, yersiz ödeme nedeniyle borcu olmadığına ve Bağ-Kur sigortalılığından dolayı prim borcu olmadığının tespitine-
Eşinden boşanmasına rağmen fiilen birlikte yaşamayı sürdüren davalıya ödenen yersiz aylıkların tahsili amacıyla başlatılan takibe vaki itirazın iptali ile takibin devamı ve icra inkâr tazminatı istemi-
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; davacının boşandığı eşi ile fiilen birlikte yaşadığı olgusunun toplanan deliller ve denetmen raporuna dayanak oluşturan tutanak içeriğindeki tanık beyanları dikkate alındığında ispatlanıp ispatlanmadığı; tutanakta ismi geçen tanıkların mahkemede tutanakta yazılı beyanlarından rücularının haklı nedene dayanıp dayanmadığı; buradan varılacak sonuca göre davanın reddinin gerekip gerekmediği-
T. İş Bankası AŞ. Mensupları Emekli Sandığı Vakfı senedindeki hüküm uyarınca “vakıf tarafından bağlanacak emeklilik, malullük, dul ve yetim aylıkları ile sürekli iş göremezlik geliri veya ödenecek toptan ödemelerin haczedilemeyeceği” öngörülmüş olduğundan, borçlunun adı geçen vakıftan aldığı maaşı üzerine konulan haczin kaldırılması gerekeceği-
Hak sahibi konumundaki davalıya yersiz olarak ödenen aylıkların yasal faiziyle birlikte tahsili istemi-
Kesilen yetim aylığının kesildiği tarihten itibaren yasal faiziyle birlikte tekrar bağlanarak ödenmesi gerektiğinin tespitine-
Somut olayda, şikayetçinin, velayeti kendisinde bulunan çocuklarına velayeten icra mahkemesine yaptığı başvuru, çocukların babası olan borçlunun ölümünden sonra haczedilen emekli ikramiyesi ile yetim aylığının, çocuklar tarafından mirasın reddedilmesi ile beraber terekeye dahil olmaması nedeniyle çocuklara ait olduğu, bu nedenle borçlunun borcundan dolayı haczedilemeyeceği gerekçesiyle haczin kaldırılmasından ibaret olup, yetim aylığına konulan haciz, bizzat şikayetçinin hukukunu ilgilendirdiğinden, şikayetçinin haczin kaldırılmasını istemekte hukuki yararı olduğu-HMK.'nun 33. maddesi gereğince, başvurunun hukuki tavsifi hakime ait olup, iddianın yukarıda özetlenen içeriği ve ileri sürülüş biçimi itibariyle başvurunun istihkak davası niteliğinde olduğu, o halde mahkemece, şikayetçinin haczin kaldırılması isteminin istihkak davası olarak vasıflandırılıp, noksan harcı da tamamlatılmak suretiyle yargılamanın istihkak davası kapsamında sürdürülerek oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekeceği-
Mirasçılara ait olan emekli sandığınca yapılacak toptan ödemenin, mirasçıların malvarlığına ait olacağı için tenkis davasına konu edilemeyeceği Mahkemece emekli ikramiyesinin kanun gereği hak sahibi mirasçılara ait olmasına rağmen tereke kapsamına dahil edilemeyeceği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.