İradeyi fesada uğratan (sakatlayan) sebeplerin (BK. 23-30 (şimdi; TBK. mad. 30-38), MK 451) bulunması halinde –MK. 5’de yapılan atıf nedeniyle – miras mukavelesinin iptali gerekeceği –
İmzaya itiraz dışında kalan diğer bütün itirazlar borca itiraz olarak değerlendirileceği, tahrifat iddiasının ''senet metninden anlaşılan'' nitelikte bir itiraz olduğu ve yargılama sırasında ileri sürülmesinin mümkün olduğu- Tahrifat iddiası özel ve teknik inceleme gerektirdiğinden bilirkişi raporu alınması gerektiği-
Mirasın en yakın mirasçılar tarafından reddi halinde miras Sulh Hukuk Mahkemesince iflas hükümlerine göre tasfiye edileceği-
İcra mahkemesinde görülen borca itirazın borçlunun mirasçılarının haklarını etkileyecek nitelikte ve miras yoluyla intikali mümkün bir malvarlığına ilişkin hakkın kapsamı içerisinde olması dikkate alındığında, borçlunun kararın istinaf edilmesinden sonra ancak istinaf incelemesi yapılmasından önce vefatı üzerine HMK m. 55'de belirtildiği üzere borçlunun mirasçılarına tebligat yapılıp taraf teşkili sağlanmaksızın esas hakkında karar verilemeyeceği-
Miras hukukuna ilişkin olan ilamların –şahsın hukukuna ve aile hukukuna ilişkin ilamlardan farklı olarak- kesinleşmeden takip konusu yapılabileceği–
Ölümü tarihinde murisin ödemeden aczinin resmen tespiti, bu sebeple mirasın hükmen reddi isteği-
Mirasın reddi davasının; miras bırakanın son yerleşim yerindeki sulh hukuk mahkemesin de açılması gerekeceği-
İİK. mad. 97/a.’daki mülkiyet karinesinin borçlu (dolayısıyla alacaklı) yararına olmasına rağmen, icra müdürlüğünün sehven İİK. mad 99’ uygulaması halinde, ispat yükünün yer değiştirmeyeceği- İspat yükü altındaki üçüncü kişi vergi levhası, ticari kayıtlar gibi delillerin yanı sıra faturalara da dayansa da, somut olayın özellikleri dikkate alındığında, sunulan delillerin ispat yükü açısından değerlendirilmesinden önce üçüncü kişi şirketin, alacaklıdan mal kaçırmak için muvazaalı olarak kurulup kurulmadığı yönünde yeterli incelemelerin yapılması gerekeceği- Muvazaanın ve iş yeri devrinin bulunmadığı (iş yeri devri varsa İİK’nun 44. maddesindeki gereklerin yerine getirilmediği) sonucuna varılırsa, bu kez faturalar kapsamında kalan mahcuzlar yönünden istihkak iddiasının kabulü diğerleri açısından reddi gerekeceği-
Borçluların mirası reddetmeleri sebebiyle borçlu olmadıklarına yönelik iddialarının borca itiraz niteliğinde olup, icra takibinin şekline göre borçlunun borca itirazlarını icra müdürlüğü yerine icra mahkemesine bildirmesinin gereksiz ve geçersiz bir işlem olup, sonuç doğurmayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.