Terekenin borca batık olduğunun tespitine ilişkin talepler süreye tabi olmayıp, mirasçıların iyiniyetli ya da kötüniyetli olmalarının bir önemi bulunmadığı- Murisin ödemeden aczi ölüm tarihine göre belirleneceği- ölüm tarihi itibariyle, murisin tüm malvarlığı terekenin aktifini, tüm borçları ise terekenin pasifini oluşturacağı- Terekenin pasifinin aktifinden fazla olması; terekenin ödemeden aczini ve dolayısıyla da terekenin borca batık olduğunu göstereceği (TMK m. 605/2), ancak, tereke borca batık olmasına rağmen; TMK'nın 610/2 maddesinde açıklanan şekilde tereke işlemlerine karışan, tereke mallarını gizleyen veya kendine maleden mirasçının, mirası reddedemeyeceği-
Mahkemece, ilgili bankadan mirasbırakanın ölüm tarihinden itibaren hesap hareketleri temin edilerek mirasçıların terekenin benimsenmesine yönelik eylemlerinin bulunup bulunmadığının denetlenmesi ve ölüm tarihi itibari ile hesapta para bulunması durumunda terekenin aktifi kapsamında değerlendirilmesi gerekeceği- .......... Tapu Müdürlüğü'nün ........... tarihli yazı cevabında muris adına aktif veya pasif taşınmaz kaydına ulaşılamadığı bildirilmiş ise de dosyada mevcut murisin ekonomik ve sosyal durumuna ilişkin ................ tarihli araştırma tutanağında murisin ölmeden önce kendisine ait evde ikamet ettiğinin belirtildiği, yazı cevapları arasındaki çelişki giderilmeden karar verilmiş olmasının doğru olmadığı- İlgili Tapu Müdürlüğü'nden taşınmaz kayıtları ve mirasbırakanın ölümünden sonra gerçekleştirilen işlemler getirtilerek mirasbırakanın net terekesinin belirlenmesi ve mirasçıların terekeyi benimsemeye yönelik eylemlerinin bulunup bulunmadığının denetlenmesi gerekeceği-
Muris E.. K..'ün ölüm tarihi olan 12.03.2012 tarihi itibariyle terekesinin aktifi ve pasifi belirlenip, terekenin aktif değerinin pasifini karşılayıp karşılamadığı tespit edilip sonucuna göre karar verilmesi gerektiği-
Kendilerini vekille temsil ettiren davacılar yararına karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre maktu vekalet ücreti takdir edilmemesinin usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirdiği-
Mirasın hükmen reddi davasında, Mahkemece Medeni Kanunun 426/2. maddesi uyarınca küçükleri temsilen kayyım tayin ettirilmesi, davanın kayyım tarafından devam ettirilmesi ve sunulduğu takdirde delillerin toplanıp sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
Mirasın gerçek reddine ilişkin açılan davada, davacı TMK. mad. 606 gereğince mirasın gerçek reddini talep etmiş olup dava dilekçesinde murisin aşırı derecede borçlarının olduğundan sözetmesi davacının mirasın hükmen reddini amaçladığı şeklinde yorumlanamayacağı- Mirasın gerçek reddine ilişkin açılan davalarda, görevli mahkeme sulh hukuk mahkemesi olduğundan, talep yanlış değerlendirilerek mahkemenin görevsizliğine karar verilmesinin isabetsiz olduğu-
Davacıların mirasçılık belgesi almalarının ve murisinin ölümünden sonra yasal yükümlülüklerini yerine getirerek, veraset ve intikal vergisi beyannamesini vermiş olmalarının, yasal süresi içinde verilmemesinin sorumluluk yaratacağı gözetildiğinde; mirası kabul anlamında yorumlanamayacağı, ayrıca, icra müdürlüğü dosyasında yapılan işlemler, terekenin benimsenmesi niteliğinde kabul edilmişse de terekenin korunması amacı ile yapılan olağan işlemlerin, terekenin benimsenmesi niteliğinde olmadığı, o halde; davacıların vekiline, TMK'nin Velayet, Vesayet ve Miras Hükümlerinin Uygulanmasına ilişkin Tüzüğün 39/2. fıkrası gereğince, mirasın reddi yetkisini içeren özel vekaletnameleri sunması için süre verilerek bu eksiklik tamamlatıldıktan sonra yargılamaya devam edilmesi ve terekenin açıkça borca batık olup olmadığının, mirasbırakanın ölüm tarihi itibariyle araştırılması gerektiği, mirasbırakanın ölüm tarihi itibariyle; araç kaydı Trafik Tescil Şube Müdürlüğünden, taşınmaz kaydı Tapu Sicil Müdürlüğünden, hesap bakiye bilgisi ve hesap hareketleri tüm bankalardan, murisin ekonomik ve sosyal durumu kolluktan sorgulatılarak mirasbırakanın tespit edilen taşınmazlarının değerinin; uzman bilirkişiler tarafından keşif ile, ölüm tarihi itibari ile belirlenmesi gerektiğinden, eksik inceleme ve yanılgılı değerlendirmeyle yazılı şekilde karar verilmesinin bozmayı gerektirdiği-
Ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tespit edilmiş ise, mirasın reddedilmiş sayılacağı-
Dava mirasın hükmen reddine ilişkin olup; ölümü tarihinde mirasbırakanın ödemeden aczi açıkça belli veya resmen tesbit edilmiş ise, miras reddedilmiş sayılacağı; ölüm tarihi itibariyle mirasbırakanın müşterek malik olduğu bir arsası bulunduğu gerekçesi ile davanın reddedildiği, söz konusu arsanın mirasbırakanın borçlarını karşılayıp karşılamayacağı tespit edilmeden ve terekenin ölüm tarihindeki aktif ve pasifi belirlenmeden eksik inceleme ile karar verilemeyeceği-
Mahkemece yapılacak işin; husumeti tereke alacaklılarına yöneltmek, gösterdikleri takdirde delillerini toplamak, davanın değerini ve mahkemenin görevli olup olmadığını belirlemek, ulaşılacak sonuç uyarınca karar vermekten ibaret olduğu-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.