Davalı üçüncü kişi ve borçlunun haciz yapılan ev adresinde birlikte oturmaları nedeniyle İİK. nun 97/a maddesinde öngörülen mülkiyet karinesinin borçlu, dolayısıyla davacı alacaklı yararına sayılacağı; icra müdürünün hatalı işlemi sonucu alacaklının dava açmak zorunda bırakılmasının ispat yükünün yer değiştirmesine neden olmayacağı-
İcra müdürlüğünce müflis şirkete ait ilk alacaklılar toplantısı yapılmadığından, iflas idaresinin oluşmadığı belirtilmesi karşısında, icra müdürlüğüne dava dilekçesi ve davetiye tebliğ olunmak suretiyle iflas idaresinin usulüne uygun davaya dahil edildiğinin kabulünün mümkün olmadığı- İflas masasının kanuni temsilcisi olan "iflas idaresi"ne dava dilekçesi ve davetiye tebliğ olunarak taraf teşkili sağlanması gerektiği- İş yerinde sendika üyesi işçi kalmadığı anlaşılmışsa da, sendika üyeliğinden çekilen ve üyelikten çekildikten sonra çalıştırılmaya devam eden işçilerin kimler olduğu, bu kişilerin hangi tarihlerde sendikaya üye oldukları, hangi tarihte çalışmalarının sona erdiği, hangi tarihlerde üyelikten istifa ettikleri, ve yeniden işe başlayanların yeniden işe başlama tarihleri, sendikaya üye olmadığı halde iş sözleşmesi sona eren kişiler olup olmadığı ve bu kişilerin iş sözleşmelerinin fesih tarihleri ve sebepleri açıkça ortaya konulmadığından, bu hususlarda eksik belgeler temin edildikten sonra ve bilirkişiden rapor alınarak, "feshin sendikal sebebe dayanıp dayanmadığı" hususunun kuşkuya yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturulması için gerekli araştırmaya gidilerek bir karar verilmesi gerektiği-
9. HD. 19.06.2018 T. E: 5534, K: 13303-
Muvazaa iddiasına dayalı sıra cetveline itiraz davalarında ispat yükü davalı alacaklıda olup, davalının alacağının varlığını ve miktarını takipten önce düzenlenmiş usulüne uygun belgelerle ispatlamasının gerekeceği-
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; somut olayda, kira bedelinin 850TL olduğu kira sözleşmesinin mi yoksa 350TL olduğu kira sözleşmesinin mi tarafların gerçek iradesine uygun olduğu, buradan varılacak sonuca göre davacının dayandığı sözleşme hükümleri ve sözleşme bedeli esas alınarak karar verilmesinin gerekip gerekmediği-
Görünürdeki sözleşme tarafların gerçek iradelerine uymadığından, gizli bağış sözleşmesi de TMK mad. 706, TBK mad. 237 ve Tapu Kanunu mad. 26'da öngörülen şekil koşullarından yoksun bulunduğundan, saklı pay sahibi olsun veya olmasın miras hakkı çiğnenen tüm mirasçıların dava açarak resmi sözleşmenin muvazaa nedeni ile geçersizliğinin tespitini ve buna dayanılarak oluşturulan tapu kaydının iptalini isteyebileceği- Tapusuz taşınmazlar menkul hükmünde olup taşınmazın teslim edilmesiyle birlikte satış geçerli hale geleceği-
22. HD. 05.02.2019 T. E: 2017/20984, K: 2290-
3. HD. 01.11.2018 T. E: 2017/185, K: 10912-
Menkul satımında bedelde muvazaa sebebiyle bakiye alacağın tahsili için başlatılan icra takibine itirazın iptali istemine ilişkin dava-
Direnme yolu ile Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından mı yoksa davacı işçi tarafından mı haklı nedenle feshedildiği, buradan varılacak sonuca göre davacının kıdem tazminatına hak kazanıp kazanamayacağı-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.