Mahkemece, keşfen belirlenen bedel ile tapu harç ve masrafları toplamının davacı yana depo ettirilerek davanın kabulüne karar verildiği, keşif ile belirlenen bedelin tek başına bedelde muvazaa iddiasını kanıtlamaya yeterli olmayıp, davacının diğer kanıtlarını doğrulamak bakımından önem taşıdığı, davacı tarafın bedelde muvazaa iddiasını kanıtlayamadığı, mahkemece bedelde muvazaa iddiası ispatlanamadığından dava konusu payın tapuda gösterilen satış bedeli ile ödenmesi zorunlu harç ve masrafın toplamından oluşan önalım bedelinin 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 734. maddesi uyarınca hükümden önce belirlenecek uygun bir zaman içinde depo edilmesi için süre verilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Satış sebebiyle murise bir para ödenmediğine göre, mirasbırakanın alım gücü bulunmayan ve birlikte yaşadığı eşine yapmış olduğu temlikin mirasçılardan mal kaçırma amacıyla gerçekleştirildiği, davalıyı korumak ve kollamak amacıyla bu devirlerin yapıldığı kabul edilmesi gerektiği-
Asıl dava olan inanç sözleşmesine dayalı tapu iptali ve tescil davasının ifraz (bölünme) dikkate alınmaksızın talep gibi yarı pay gözetilmek suretiyle kabulüne; karşı dava olan elatmanın önlenmesi davasının ise reddine karar verilmesi gerekeceği-
683 El atmanın önlenmesi isteğinde asliye hukuk mahkemesi görevli ve göreve ilişkin kurallar kamu düzeninden olup, taraflarca bu yönde bir itiraz ileri sürülüp sürülmediğine bakılmaksızın, yargılamanın her aşamasında hakim tarafından re'sen gözetilmesi gerekeceği-
Davacının, davalıların murisi olan dayısından bedelini ödeyerek taşınmazı satın aldığını iddia ettiği, iddiasına dayanak teşkil eden belgede davalıların imzalarının bulunmadığı, davalıların taşınmaz satışını inkar ettikleri, yargılama sırasında vefat eden diğer davalının ise parmak izinin bulunduğu, taraflar arasında HMK'nın 203/1-a maddesinde öngörülen, senetle ispat kuralının istisnaları arasında sayılan hısımlığın mevcut olmadığı, vefat eden davalının ise usulüne uygun onaylanmış parmak izinin bulunmadığı- Davacının ibraz ettiği belgede davalıların imzalarının bulunmadığı, diğer bir anlatımla davaya konu işleme taraf olmadıkları, yargılama sırasında vefat eden okuma yazma bilmeyen anneleri yönünden belgenin HUMK'nın 297. madde uyarınca bağlayıcı olmadığı, dayı-yeğen arasındaki işlemlerin miktar itibariyle tanık beyanlarıyla ispatlanamayacağı, davanın reddine karar verilmesi gerektiği-
Tapu iptali ve tescil davası-
Taşınmazda bulunan orman şerhinin silinmesi istemi, karşı dava ise tapu iptal ve tescil istemi-
Sözleşmeye göre yapı kullanım izin belgesi alma yükümlülüğünün yükleniciye ait olmasına ve 5 nolu dairenin yapı kullanım belgesinin olmadığının tespit edilmesine rağmen mahkemenin davacı yüklenicinin sözleşmeye uygun olarak üzerine düşen yükümlülüğü yerine getirdiği yönündeki gerekçesinde isabet bulunmadığı- Mahkemece, 5 nolu daire için yapı kullanım izin belgesinin alınıp alınmadığı ilgili belediyeden yeniden sorulup, işçiler ve inşaat ile ilgili SSK primlerinin yatırılıp yatırılmadığının belirlenmesi, gerekirse bu eksiklikleri tamamlaması için yükleniciye yetki ve süre verilmesi, sonucuna göre 818 sayılı BK'nın 81. maddesi uyarınca kendine düşen edimlerini yerine getirmeyen yüklenicinin davalıdan tescil isteme hakkının bulunmadığı hususu da gözönünde bulundurularak, bir karar verilmesi gerektiği-
1. HD. 06.02.2019 T. E: 2016/3821, K: 678-
8. HD. 11.02.2019 T. E: 2017/12644, K: 1276-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.