Önalım hakkının, paylı mülkiyet hükümlerine tabi taşınmazlarda payın üçüncü kişiye satılması halinde, diğer paydaşlara o payı öncelikle satın alma yetkisi veren bir hak olduğu, bu hakkın paylı mülkiyet ilişkisi kurulduğu anda doğacağı ve payın üçüncü kişiye satılması ile kullanılabilir hale geleceği-
Tapuda yapılan resmi satış işleminin tarafı olan davalı tapu sicil müdürlüğünde resmi memura bildirdiği satış bedeli ile bağlı olup, satış bedelinin aslında daha yüksek olduğu iddiasının dinlenemeyeceği-
Önalım hakkı nedeniyle tapu iptali ve tescil istemine ilişkin davada, önalım davasına konu payı kendisine satan M. A.'nın kayınbiraderi olduğunu ve aralarındaki akrabalık ilişkisi nedeniyle satışın gerçek bir satış olmadığını savunduğundan, davalının bu savunmasına karşılık gösterdiği deliller de değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği-
Mahkemece, keşifte belirlenen bedel üzerinden depo kararı verilmiş ise de, muvazaa iddiası kanıtlanamadığından tapuda gösterilen satış bedeli ve davalı tarafından ödenen tapu harç ve masraflarının tamamının depo ettirilmesi ondan sonra davanın kabulü yönünde bir karar verilmesi gerektiği-
Şuf’a davasında görevli mahkeme dava değerine göre belirleneceğinden görevi tayinde davanın açıldığı tarihte yürürlükte bulunan parasal değerler gözetilerek 5.000.000.000 ‘TL lik görev sınırının altında kalan davaya Sulh Mahkemesince bakılmasının gerekeceği-
Paydaşın paydaşa karşı önalım hakkını kullanmasının mümkün olmayacağı-
Davacı dava dilekçesinde gerçek değerin keşfen belirlenmesini istemiş ise de keşfin tek başına muvazaayı kanıtlamaya yeterli olmayacağı-
Dava konusu payın daha önce sonuçlanan dava ile diğer paydaş adına tesciline karar verilmesinin davacının önalım hakkını kullanmasını etkilemeyeceği-
Şuf’a konusu paya ait nef’i ve hasar ne zaman davacıya geçer?-
Taşınmaz kaydına ihtiyati tedbir şerhi işlendikten sonra taşınmazın haczi nedeniyle tapu kaydına konulan haciz şerhinin mülkiyetin tedbir kararı lehine olan kişiye geçmesinin ve hacze konu alacağın da önceki malike ait bulunması halinde haciz şerhinin terkininin gerekeceği, somut olayda, davalı Belediye’nin 6183 sayılı Yasa’ya dayanarak yaptığı takibin dayanağının taşınmaza ait emlak vergi borcu olduğu, davacının da borcun doğduğu tarihte taşınmazın paydaşlarından diğer bir anlatımla icra takibinin borçlularından olduğu, bu nedenle de haciz şerhinin terkini olanağının bulunmadığı, mahkemece Konak Belediyesi adına açılan davanın reddinin gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.