Temyize konu olayda, davacı 3. kişi ile borçlu arasında danışıklı işlem olduğu davalı alacaklı tarafından iddia edilmesine rağmen, davalı alacaklının delil olarak dayandığı ticaret sicil kayıtlarına göre borçlu ile üçüncü kişi şirket arasında organik bağ olmadığı, üçüncü kişi şirketin borcun doğumundan önce kurulduğu, borçlunun haciz adresinde faaliyetine devam ettiğine dair bir bilgi ve belge sunulmadığı anlaşılmakla, muvazaa iddiası ispat edilemediği gibi, dayanılan delillerle karinenin aksinin de ispatlanamadığı, aksine, davacı üçüncü kişinin delil olarak sunduğu ve usulüne uygun tutulan defterlerinde kayıtlı olan borçlu ile yaptıkları sözleşme devir bedelinin yatırıldığına dair banka dekontu ve faturalar üçüncü kişinin lehine olan karineyi desteklediğinden, mahkemece bu maddi ve hukuki olgular gözönüne alınarak, davanın kabulü gerekeceği-
Elektrik aboneliğinden kaynaklı borçtan, aralarında organik bağ bulunan ve aboneliğin tesis edildiği fabrikayı işletmenin devri mahiyetindeki işlemler ile edinen davalı şirketlerin sorumlu olduğu iddiasıyla açılan alacak istemine ilişkin uyuşmazlıkta, muarazanın giderilmesi ve abonelik tesisi istemli dava hakkında verilecek hükmün, iş bu davayı etkileyecek nitelikte bulunduğu gözetilerek, önceden açılmış olan … sayılı dava dosyasının sonuçlanmasının bekletici sorun yapılması veya iş bu davanın o dava ile birleştirilmesine karar verilmesi gerektiği-
Vergi levhası (kaydı) davacı - borçlunun eşi ev kadını adına düzenlenmiş olsa dahi, ev kadını tarafından fiilen yapılamayacak -marangoz atölyesi işletmek, soba ve karyola imalat ve satışı, demir ticareti gibi- nitelikteki işlerde, vergi levhasının (kaydının) -tek başına- işyerinin o kişiye ait olduğunu kanıtlamaya yeterli olmayacağı–
Mülkiyet karinesinin aksinin davalı 3. kişi tarafından kesin ve güçlü delillerle ispatlanması gerekip, davalı 3. kişi tarafından sunulan kira sözleşmesi adi nitelikte olup her zaman düzenlenmesinin mümkün olacağı; yine Esnaf Odası kayıtları takibe dayanak çek üzerinde yazan tarihten sonra yapılmış olup, beyana dayalı olarak düzenlendiklerinden yasal karinenin aksini ispata yeterli olmayacağı-
7. HD. 12.04.2016 T. E: 2015/6808, K: 7958-
Kıdem tazminatı ile yıllık izin ücreti, ücret, fazla mesai ücreti, ulusal bayram ve genel tatil ücreti alacaklarının ödetilmesine-
Borçlunun, borcuna mahsuben mallarını alacaklıya vermesinin (satmasının) -İİK. 279/I-2 uyarınca "mutad ödeme vasıtası" olarak kabul edilemeyeceği ve bu nedenle iptale konu olacağı–
Asıl işveren davacı Belediyenin, davalılar tarafından çalıştırılan işçinin açmış olduğu dava sonrasında ödemek zorunda kaldığı miktarın rücuen tahsili istemi-
Yargılama aşamasında davalılar vekilince davacı tarafın dava dışı kişi ile ilgili isteminin 6.875,80 TL'sini kabul etmiş olması karşısında mahkemece davalıların kabul ettiği miktar ile ilgili olarak yargılama giderinden sorumlu tutulup tutulamayacaklarının değerlendirilmemesinin doğru olmadığı-
Davacının çalışma süresi ihtilaflı olup, davacının emekli olduktan sonra çalıştığına ilişkin SSK belgelerinde belli bir tarihten sonra kayıtlara geçmiş hizmetinin tespit edilemediği, davacıya hizmet tespiti davası açması için süre verilmesi ya da çalıştığına ilişkin beyanda bulunan tanıkları çağrılarak ayrıntılı beyanlarının alınarak sonuca gidilmesi gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.