14.06.2014 tarihinde ölen muris M. Akünler'in maliki olduğu 75 parsel sayılı taşınmazını 17.09.2002-31.10.2009 tarihleri arasında Sitebank A.Ş.'ye kiraya verdiğini, bu tarihten sonra ise davalı Fibabank A.Ş. tarafından haklı ve geçerli bir neden bulunmaksızın kullanılarak işgal edildiğini ileri sürerek, 31.10.2009-25.08.2014 arası dönem için şimdilik 26.027,00 TL ecrimisilin tahsiline-
3. HD. 06.04.2017 T. E: 2015/19067, K: 4810-
Hastaya daha hızlı müdahale edilebilmesi gayesiyle dahi olsa, kendisinin oluşturduğu sistemden kan temin eden davalı hastanenin azami seviye özen ve dikkat yükümlülüğü nedir?
12. HD. 02.11.2023 T. E: 5063, K: 7063
Haciz tarihi itibariyle taşınmaz şikayetçi ve diğer mirasçılara ait olduğundan takip mirasçılara yöneltilmeden borçluya ait olmayan taşınmaz üzerine haciz konulmasının yasaya aykırı olduğu, taşınmaz maliki mirasçının şikayet yolu ile icra mahkemesine başvurarak haczin kaldırılmasını isteyebileceği,mahkemece kamu düzenine aykırılık teşkil eden bu hususun re'sen dikkate alınarak haczin kaldırılmasına karar verileceği-
Mahkemece bozma ilamı sonrasında alınan her iki bilirkişi raporunun birbiri ile çelişkili olduğu, davaya konu edilen zararın meydana geldiği davacıya ait 416 ada, 6 parsel ile 415 ada 10 parseldeki zarar oranları ve zarar miktarlarının tespit dosyasında alınan raporlar ve bu dosyada bozma öncesinde alınan rapor da dikkate alındığında tam olarak karşılanmadığı,alınan her iki bilirkişi raporuna taraf vekillerince ileri sürülen zarar oranı ve özellikle zararın hesaplanması noktasındaki itirazları karşılanmadığı da dikkate alındığında,bozma ilam gereğinin tam olarak yerine getirilemediği ve davacının davaya konu ettiği taşınmazlardaki zarar oranı ve zarar miktarının net bir şekilde belirlenemediği anlaşıldığından, mahkemece; alanında uzman ayrı bir bilirkişi heyetinden bozma ilam gereğini karşılar nicelik ve nitelikte,özellikle taraf vekillerinin aşamalarda zarar oranları ve zarar miktarlarına yönelik itirazlarını tam olarak karşılar,Yargıtay ve taraf denetimine elverişli rapor alınması suretiyle hüküm tesisi yoluna gidilmesi gerekeceği-
Tespiti talep edilen ve uyuşmazlık konusunu oluşturan 20.07.1989-01.05.1990 tarihleri arasındaki çalışma döneminin işverence bildirim konusu yapılmadığı ve blok çalışma dönemi olan 1990/2 nci dönem ilâ 30.08.1995 tarihleri arasındaki çalışma döneminin geçtiği yılın sonundan itibaren 5 yıl içinde dava açılması gerektiği ile 06.02.2019 tarihinde dava açıldığı gözetildiğinde uyuşmazlık konusu 20.07.1989-01.05.1990 tarihleri arasındaki çalışma dönemi yönünden hak düşürücü sürenin geçtiği-
Boşanma davasında, TMK. mad. 405 uyarınca davacı kocanın ruhsal rahatsızlığının olup olmadığının ve vesayet altına alınmasının gerekip gerekmediğinin araştırılması ve bu hususun bir ön mesele sayılacağı-
Hakem heyetinin, süreci yürütürken bilirkişiden rapor alıp almamakta takdir hakkına sahip olduğu; uygulanacak hukuk kurallarının tespiti ve tahlilinin de hakem heyetine ait olduğu- Hakem heyeti kararının esası, yerinde olup olmadığı, hukuku doğru uygulayıp uygulamadığı gibi hususların hakem heyeti kararının iptali istemli davada tartışma konusu yapılamayacağı-
Uyuşmazlığın somut olayda davalı Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfının kamu tüzel kişisi olup olmadığı ve 6772 sayılı Kanun’un 1 inci maddesi kapsamına girip girmediği; buradan varılacak sonuca göre davacının ilave tediye alacağına hak kazanıp kazanamayacağı noktasında toplandığı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.