Konut sigorta sözleşmesinden kaynaklanan ve davacı sigorta şirketi tarafından sigortalısına ödenen tazminatın rücuen tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın iptali istemi-
Evlilik birliği içinde velayetin kullanılması kapsamında tüm davaların ana ve baba tarafından birlikte açılması; bunlardan biri tarafından açılmış bulunan davaya, diğer eşin katılımının veya rızasının sağlanmasının gerekeceği-
Alacaklının mirasın resmen tasfiyesi davasında itiraz alacağın varlığına yönelik olduğundan davanın tasfiye memuruna yöneltilmesi, gösterdiği takdirde delillerinin toplanması sonucuna göre karar verilmesi gerekeceği-
İİK.'nin 284. maddesinde iptal davası hakkının, batıl tasarrufun vukuu tarihinden itibaren beş sene geçmekle düşeceğinin belirtilmiş olduğu- Bu süre hak düşürücü süre olup, mahkemece re'sen dikkate alınması gerektiği gibi sürenin herhangi bir işlemle kesilmesinin de söz konusu olmadığı-
HMK m. 46'a dayalı tazminat istemi- Usul kurallarının derhal yürürlüğe girmesi ilkesi ve 6545 sayılı Kanun ile eklenen CMK 141/3.madde ve fıkrası ile 142/2 maddelerindeki düzenlemeler uyarınca ağır ceza mahkemesinin görevli ve yetkili olduğu-
Geçerli şekilde ortaklık ilişkisi kurulmadığının tespiti ve bu amaçla paranın tahsili istemine ilişkin davada, Y. Grubu şirketlerinin fiili ve hukuki irtibat halinde oldukları, birlikte hareket ederek para toplama amacıyla davacının dayandığı belgeler karşılığında para tahsil ettikleri, ortağın sermaye olarak verdiğini isteyemeyeceğine dair yasal düzenlemeyi kullanarak para yatıran kişileri grup şirketlerden herhangi birinde veya birkaçında düşük nominal bedellerle şeklen ortak gibi gösterdikleri, tahsil ettikleri parayı ise muhasebe kayıtlarına yansıtmayarak para iade taleplerini reddettikleri, böylelikle haksız fiilde bulunduklarının anlaşıldığı, alacağa müstenit olduğu iddia olunan belgenin incelenmesinden, davalı şirketlerden Y. Holding A.Ş.'nin unvanının antette bulunduğu, hisse devir kabul sözleşmesi adını taşıdığı, belge ile beraber davalı şirketin hisselerinin toplamda 82.794 DM karşılığında dava dışı E. R.'tan devralındığı, hisse bedelinin ödendiği tarihin ise 15.02.2001 olduğu, devreden ve devralanın imzalarının belge üzerinde bulunduğu tespit olunmuş olup davacının dayandığı işbu belgede davalı şirketin anteti bulunduğundan davalıların, davacının alacak talebinden sorumlu olduğu gözetilip davalıların zamanaşımı itirazı da değerlendirilerek varılacak uygun sonuç dairesinde bir karar verilmesinin gerektiği-
3. HD. 30.10.2018 T. E: 6481, K: 10745-
İhtiyari dava arkadaşlığında, temyiz sınırının her dava arkadaşının davası için ayrı ayrı belirleneceği- Karşılık davada, temyiz sınırının asıl dava ve karşılık dava için ayrı ayrı belirleneceği- Tespit davalarında, temyiz sınırının tespit davasının öncüsü olduğu eda davasının miktar ve değerine göre belirleneceği- Alacağın bir kısmının dava edilmiş olması halinde, kısaca kısmi davada kesinlik sınırı dava edilen miktara göre değil, alacağın tamamına göre belirleneceği
Yönetim kayyımının Türk Medeni Kanunu'nun 477/2. maddesi uyarınca kayyımın atanmasını gerektiren sebebin ortadan kalkması veya kayyımın görevden alınmasıyla sona ereceği, yasa hükümlerine aykırı olarak sadece ortaklığın giderilmesi davası ile sınırlı olarak kayyım atanmasının doğru olmadığı-
21.6.1987 gün ve 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun yürürlüğe girmesinden sonra yeni yasal düzenlemeye dayanılarak imar ihya nedeniyle açılan tapu iptal ve tescil davalarında, kanunun yürürlüğe girmesinden önce açılıp da reddedilerek kesinleşmiş bulunan tapu iptal ve tescil davalarına ilişkin kararların, o kararlarda imar ihya olgusu sabit görülmüş olsun veya olmasın kesin hüküm oluşturacağı-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.