Tacir olan taraflar arasındaki gümrük müşavirliği sözleşmesinin haksız olarak feshedildiği iddiasıyla uğranılan müspet zararın (kar kaybının) tazmini istemi-
Eser sözleşmesinin haksız feshi nedeniyle uğranılan kâr kaybı ve sözleşme kapsamında yapılan masrafların tahsili istemi-
Delil tesbiti raporunda varlığı belirtilen hasar kalemlerinden her birinin hor kullanma sonucunda mı yoksa normal kullanımdan dolayı mı oluştuğunun ayrı ayrı belirlenmesi,normal kullanımdan kaynaklanan hasarlar varsa TBK. mad. 334 ve sözleşmenin ilgili maddesi gözönünde bulundurularak kiracının bunlardan dolayı tazminat sorumluluğu bulunup bulunmadığı değerlendirilmesi, hor kullanmadan ileri geldiği saptanan hasarların her bir kaleminin onarımı için gereken masraf tutarı ile bu onarımın yapılabilmesi için gereken sürenin ne olduğu konusunda dayanakları gösterilecek ve denetime elverişli şekilde konusunda uzman bilirkişiden rapor alınması gerektiği- Anahtarların teslim edildiği tarihin, anahtar teslim tutanağının davacıya tebliğ tarihi olduğu- Anahtarların teslim edildiği tarihten sonra taşınmazda meydana gelen hırsızlıktan davalı tarafın sorumlu tutulmasının olanaksız olduğu-
Kamulaştırma ile, tapuya tescilden önce mülkiyetin idareye geçeceği -
Kiralananın kullanıma elverişsiz hale gelmesi veya kullanımının önemli ölçüde azalması kiracının kasıtlı olmayan bir eylemi ile meydana gelmiş olsa dahi, kiraya verenin kiralananın kullanıma elverişli halde bulundurulması yükümlüğünden kurtulamayacağı- Kiraya verenin kasıtlı olarak kiralanan alandaki elektriği kesme eylemi nedeniyle kiracının abonelerine belirli bir süre kaliteli iletişim hizmeti veremediğinin ve bu hali ile zarar görmüş olduğunun kabulü gerektiği-
Sözleşmede ‘satıcı’ durumunda gösterilen davalının, anılan sözleşmeyi araç malikinin vekili olarak imzaladığına ilişkin herhangi bir açıklama yapmadığı ve davalı vekilinin gerek davaya cevap dilekçesinde ve gerekse yargılamanın sonraki aşamalarında verdiği diğer dilekçelerinde, davalının satış sözleşmesinde vekil durumunda bulunduğu ve o nedenle kendisine husumet düşmeyeceği yönünde herhangi bir savunmanın yer almadığı; bu sebeplerle geçersiz sözleşme nedeniyle alınan satış bedelinin davacıya iadesinden de davalının sorumlu bulunduğunun kabullenildiği-
Mahkemece verilen direnme kararında “…bozma ilamına karşı mahkememizin önceki hükmünde direnilmesine,…” denilerek önceki karara atıf yapılmakla yetinildiğinden, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz karar kurulmadığı- Somut olayda mahkeme kararının usul ilkeleri çerçevesinde usulün öngördüğü anlamda oluşturulmuş bir hüküm bulunmadığı gibi, direnme kararlarını denetleyen Hukuk Genel Kurulu tarafından incelenebilecek nitelikte teknik anlamda bir direnme hükmü de bulunmadığı- Mahkemece taraflara yüklenen borç ve tanınan hakkın sıra numarası altında belirtildiği açık, infazda şüphe ve tereddüt uyandırmayacak biçimde, usulün aradığı niteliklere haiz kısa karar ve buna uygun gerekçeli karar oluşturulması gerektiği-

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.