İpoteğin fekki istemi-
8. HD. 16.01.2018 T. E: 2017/7634, K: 472-
İİK'nin 282. maddesi gereğince davalı borçlu ve borçlu ile doğrudan veya dolaylı işlem yapan üçüncü kişiler arasında zorunlu dava arkadaşlığının bulunduğu- İptal davaları için kanunda özel bir düzenleme öngörülmediğinden davanın HMK'nın 6. maddesi gereğince davalının davanın açıldığı tarihteki yerleşim yeri mahkemesinde açılması gerektiği; aynı Kanun'un 7/1. maddesi gereğince de davalı birden fazla ise davanın bunlardan birinin yerleşim yeri mahkemesinde de açılabileceği-
Diğer bağımsız bölümlerle birlikte üzerinde aynı borç için ipotek bulunan bir bağımsız bölümün üzerindeki ipoteğin Tetkik Mercii’nce kaldırılabilmesi için bilirkişi aracılığı ile “bütün bağımsız bölümlerin kıymetlerinin belirlenerek, kıymetleri ile orantılı olarak ipotek bedelinin dağıtılması ve o bağımsız bölüme isabet eden borç miktarının he- saplatılması” gerekeceği-
Takibin iptali nedeniyle menfi tespit davası konusuz kalsa bile mahkemece dava tarihi itibariyle haklılık durumu üzerinde durularak vekalet ücreti ve yargılama giderine hükmedilmesinin gerekeceği-
İpoteğin üst sınır ipoteği olması durumunda borçlunun sadece ipotek akit tablosunda belirtilen miktar ile sınırlı olmak üzere sorumlu olduğu, diğer taraftan taşınmaz malikinin ödeme iddiası varsa bu iddianın da yazılı delille kanıtlanmasının zorunlu olduğu-
İpotek alacaklısının belirtilen bedelle fekkine muvafakat etmeyerek kendince makul sebep bildirerek parayı almaktan imtina ettiği, bu durumda, İİK'nun 153. maddesindeki koşullar gerçekleşmediğinden bu maddeye göre icra mahkemesinden ipoteğin fekkinin istenemeyeceği-
Üzerinde ipotek bulunan hisseli bir taşınmazın, payı üzerinde ipotek bulunan paydaşlardan birisine ihalesinde; satış bedeline, ipotek bedelinin eklenip eklenemeyeceği-
Şuf’a davalarında, dava konusu taşınmaz üzerindeki ipotek bedeli, satış bedelinden çok fazla olsa dahi, mahkemece şuf’a hakkını kullanan kişiye “satış bedeli, harç ve masrafları” depo etmesi için uygun bir süre verilmesi gerekeceği -
"Satış bedeli" ile "satış tarihindeki gerçek değer" arasında "pek aşağı bir bedel farkı" bulunmadığından, iptâl nedeni olamayacak satışlar-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.