Mahkemece mülkiyet aktarımına neden olunmaması için tapu kayıtlarının, ilk tesisinden itibaren tüm tedavülleri ile birlikte getirtilerek mahallinde uygulanmasının gerekeceği, bunun yanında tarafların gösterdikleri tanıklar ve ortaklığın giderilmesi davasının tarafları olan şahısların duruşmaya çağrılarak dava konusu taşınmazlarda mülkiyet hakkı iddialarının bulunup bulunmadığının kendilerinden sorulmasının gerekeceği-
Dava kısmen kabul, kısmen reddedilmiş olduğuna göre davada kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Tapu Sicil Müdürlüğü yararına karar tarihindeki Avukatlık Asgari Ücret Tarifeleri gereğince vekalet ücretine hükmedilmesi gerekeceği-
Tapuda kayıt düzeltilmesi davasını, tapu maliki ile mirasçıları açabileceği, bunun yanı sıra ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda murisin kimlik bilgileri ilgili olarak düzeltme isteyebileceği-
1999 depreminde nüfus kayıtları yok olduğundan dava konusu taşınmazı kullanan ve diğer paydaşlardan sağ olan paydaş kardeşlerin keşif mahallinde dinlenilmesi ve kim veya kimlerin kullandığının saptanması , 08.10.1973 tarihinde yapılan düzeltme ile ilgili tapu sicil müdürlüğünden tüm kayıt ve belgelerin istenerek sonucuna göre bir hüküm kurulması gerekeceği-
Tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteği-
Tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkin açılan davada, dava konusu taşınmazların 28.7.1976 tarihinde yapılan kadastro çalışmasında tapu kaydına dayalı olarak tespit yapıldığı halde ilgili dayanak tapu kayıtları getirtilmediği gibi yeterli zabıta araştırmasıda yapılmadığı- Öncelikle dava konusu taşınmazların kadastro tespitine dayanak tapu kayıtlarının getirtilmesi, taşınmazın bulunduğu yerleşim yerinde zabıta aracılığı ile kayıt maliki ile aynı ismi taşıyan başka kişi veya kişilerin bulunup bulunmadığının da araştırılması, kaydı düzeltilecek kişinin nüfus kayıtları, tapu kayıtları ve dayanakları ile bağlantı kurulacak şekilde incelenmesi gerekirken, eksik soruşturma ile yetinilerek yazılı şekilde hüküm kurulması doğru olmadığı gibi, kabule göre de; davacının mirasbırakanı H.Ö.'in baba adı nüfus kayıtlarına göre "E." olmasına rağmen murisin kayınvalidesinin baba isminin yazılmak suretiyle tapu kaydında düzeltme yapılmasının isabetsiz olduğu-
Taşınmazların, kadastro tespiti ya da tapuya tescili sırasında mülkiyet hakkı sahibinin adı, soyadı, baba adı gibi kimlik bilgilerinin kayda eksik ya da hatalı işlenmesi, kayıt düzeltme taleplerinin kaynağını oluşturacağı, bu tür işlerde kimlik bilgileri düzeltilirken, taşınmaz malikinin değişmemesi, diğer bir anlatımla mülkiyet aktarımına neden olunmaması gerekeceği, bu tür işler, HMK’nin 382/(2). fıkrasının ç-1) bendi gereğince çekişmesiz yargı usulüne göre sulh hukuk mahkemesinde ve taşınmazın aynına ilişkin bulunduğundan, aynı Kanunun 12. maddesi uyarınca taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde görüleceği ve işin niteliği itibarıyla maktu harç alınacağı- Tapuda kayıt düzeltilmesi ve tespit taleplerini, tapu maliki ile mirasçılarının isteyebileceği, bunun yanı sıra, 01.01.2002 tarihinde yürürlüğe giren Türk Medeni Kanunu'nun 702. maddesinin son fıkrası gereğince ortaklardan her birinin topluluğa giren hakların korunmasını sağlayabileceği ve bu korumadan bütün ortakların yararlanabileceği öngörüldüğünden elbirliği mülkiyetinde, ortaklardan her hangi biri de tek başına tapuda murisin kimlik bilgilerinin düzeltmesini isteyebileceği-
Tapu kaydına yanlış yazılan kimlik bilgilerinin düzeltilmesi isteğine ilişkin davada, taraflarca davanın takip edilmemesi halinde de; HMK'nın 150/1. maddesi hükmü gereğince dosyanın işlemden kaldırılmasına karar verilerek, işlemden kaldırıldığı tarihten itibaren 3 aylık süre zarfında yenilenmemesi durumunda, ''davanın açılmamış sayılmasına'' karar verilmesi gerekeceği-
Davacıya dava dilekçesi açıklattırılarak, tek tek hangi ada ve parsellerden oluşan taşınmazları dava konusu ettiğinin belirleneceği, gerektiğinde davacıya bu konuda usulüne uygun kesin önel verileceği, ve hasıl olacak sonuca göre bir karar verilmesi gerekeceği-
Duruşmada davalılar vekilinin söz konusu davalıların dava konusu taşınmazda hak sahibi olabileceği ve araştırılması gerektiğini beyan ettiği, bu durumda taşınmazla ilgili mülkiyet ihtilafı bulunup bu tür davanın tapuda kayıt düzeltilmesi istemiyle sulh hukuk mahkemesinde görülemeyeceği, hal böyle olunca davanın görev nedeniyle reddi gerekeceği-
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.