Terekeye ait haklar üzerinde kanunda veya sözleşmede aksine bir hüküm bulunmadıkça, gerek yönetim, gerek tasarruf işlemleri için ortakların oybirliği ile karar vermeleri gerektiğinden, taksimi mümkün olmayan taleplerin ancak ortakların tümü tarafından açılacak bir dava yoluyla ileri sürülebileceği-
İştirak halinde mülkiyetin gereği miras yoluyla terekeye dahil olan taşınmaz ile ilgili tahliye talebinin ortaklardan sadece biri tarafından dava edilemeyeceği-
Uyuşmazlık, 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 14 ve 17. maddelerine dayalı tapu iptali ve tescil isteğine ilişkindir... Mahkemece, (A), (B) ve (C) harfleri ile gösterilen taşınmaz bölümleri üzerinde davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle yazılı şekilde davanın kabulüne karar verilmiş ise de, yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.
Konut ihtiyacı nedeniyle kiralananın tahliyesine-
Tapu iptali-tescil ve alacak istekleri-
6100 sayılı HMK'nın yürürlüğe giren ilk halinde usuli kazanılmış hakka yer verilmemişse de bu ilkenin uygulanması, Yargıtay’ın içtihatları ile HMK’nın 177/2. maddesine 22.07.2020 tarih ve 7251 sayılı Kanun'un 18. maddesi ile yapılan ek düzenlemeye kadar devam etmiştir. ...Bozma ilâmına uyulduğuna göre bozmada belirtilen hususlar lehine olan taraf için usulü kazanılmış hak oluşturacağından mahkemece hükmüne uyulan bozma ilâmı uyarınca inceleme ve araştırma yapılması ve karar verilmesi zorunludur. Eldeki davada ise bozma ilâmına göre taraf teşkili tamamlanmadan hüküm kurulmuştur. Mahkemece; sözleşmede imzası bulunan dava dışı arsa sahiplerinin sözleşmeden doğan şahsi haklarını BK'nın 163. maddesi hükmüne uygun olarak temlik edip etmedikleri sorularak, temlik etmişlerse temlik belgelerini sunmak üzere süre verilmesi, temlik belgelerinin sunulması halinde temlik alanların davada yer alması gerektiğinin, temlik eden bu şahısların davada taraf olmaları gerekmediğinin gözetilmesi, temlik belgelerinin sunulmaması halinde dava dışı arsa sahibinin ve paylarını devretmedikleri anlaşılan dava dışı arsa sahiplerinin davaya muvafakatlarının usulünce sağlanması gerekir.
Davacı vekili tarafından terekeye temsilci atanmasına ilişkin verilen sürede dava açıldığına göre bu davanın sonucunun beklenmesi gerekeceği-
Bir mirasçının diğer mirasçıya karşı elbirliği mülkiyeti hükümlerine tabi taşınmaza ilişkin açtığı tapu iptali ve tescil davasında davacının miras payı oranında iptal ve tescile karar verilebileceği, ancak dava dışı mirasçılar adına da karar verilmesinin usul ve yasaya aykırı olacağı–
Miras yolu ile intikal eden alacağa ilişkin icra takibinin, mirasçıların tümü veya tereke temsilcisi tarafından yapılabileceği–
Tereke temsilcisinin istifasının, ancak görevli mahkemenin kabulü halinde sonuç doğuracağı -

İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.