Babalık davasının «süre aşımı nedeniyle» reddedilmesi halinde, bu davanın eklentisi niteliğinde olan maddi tazminat isteklerinin de red-dedilmesi gerekeceği–
Herkesin soybağının tespiti amacıyla vücudundan kan veya doku alınmasına katlanmak zorunda olduğu, mahkemece DNA testi yaptırılması gerektiği- Nüfus kayıtlarında düzeltme istemine ilişkin davalarda, mahkemelerin hiçbir kuşku ve duraksamaya yer bırakmaksızın doğru sicil oluşturmak zorunluluğu bulunduğu- Soybağına ilişkin davanın aile mahkemelerinde, nüfus kaydının düzeltilmesi davalarının ise asliye hukuk mahkemesinde görülmesi gerektiği- Soybağı kurulmasına yönelik davanın "aile mahkemesi" sıfatıyla görüldüğünün yazılmamış olması, esasa ilişkin verilen kararı etkileyip etkiler mi?
Hastalanan küçüğün makul ölçüler içinde kalan tedavi ücretinin (örneğin diş tedavi ücretinin) nafaka borçlusu baba tarafından ödenmesinin, babanın ahlaki bir borcu olduğundan, nafaka borcuna mahsup edilemeyeceği–
Davacının fesih ihtarnamesindeki fesih sebeplerinden sadece fazla çalışma ücreti alacağını dava konusu yaptığı ve yargılama sonucunda fazla çalışma yapmadığından kıdem tazminatı isteminin de yerinde olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği eldeki davada, kıdem tazminatı talebinin yerinde olup olmadığı konusunda davacının fesih ihtarnamesinde bahsettiği diğer fesih sebepleri hakkında araştırma yapılmasının gerekli olup olmadığı, diğer fesih sebepleri olarak sayılan hususlarda araştırma yapılmasının “taleple bağlılık ilkesi”ne aykırılık oluşturup oluşturmayacağı- Özel Daire bozma kararında değerlendirilmesi gerektiği belirtilen fesih ihtarnamesindeki tüm fesih sebepleri değerlendirilmek suretiyle yeni bir karar verildiğinden, yeni hükme yönelik temyiz itirazlarının Özel Dairece inceleneceği-
4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun 4. maddesinin; 4721 Sayılı Türk Medeni Kanunu’nun ikinci kitabından üçüncü kısım hariç olmak üzere (TMKm.118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını hükme bağladığı, şu halde Aile Mahkemesi kurulmayan yerlerde Hakimler ve Savcılar Yüksek Kurulunca belirlenen Asliye Hukuk Mahkemelerinde davanın Aile Mahkemesi sıfatı ile görülüp karara bağlanmasının gerekeceği-
Dava şartı noksanlığının, mahkemece, davanın esasına girilmesinden önce fark edilmemiş, taraflarca ileri sürülmemiş ve fakat hüküm anında bu noksanlık giderilmişse, başlangıçtaki dava şartı noksanlığından ötürü, davanın usulden reddedilemeyeceği- Somut olayda davacı erkeğin yargılama devam ederken ölümü üzerine önceki eşinden olan çocuğunun mirasçısı olarak Türk Medeni Kanunu’nun kendisine tanıdığı "sağ kalan eşin boşanmaya sebebiyet verecek derecede kusurlu olup olmadığının tespitine" yönelik olarak davaya devam edebilme hakkını kullanarak davayı sürdürebileceği-
“Kayıt düzeltilmesi” davalarında husumet–
İpucu: Bu sayfada "etiketlenmiş" içerikleri görüntülemektesiniz. Arama sonucu sayfasında daha fazla sonuca erişebilirsiniz. İlgili kavramı tüm sitede aratmak ve bu sonuçları görüntülemek için lütfen tıklayın.